Dava konusu gemilerin, üçüncü kişinin elinde iken cebri icra yolu ile satılmış ve üçüncü kişiye bu satıştan sonra hiçbir şey kalmamış olması halinde, mahkemece "konusuz kalan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
"Görevsizlik" ya da "yetkisizlik" kararı verilmesi halinde -25.4.1945 T. ve 27/7-9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca mahkemece "yargılama giderleri" ile ilgili de bir karar verilmesi gerekeceği–
Davalı borçlu ile üçüncü kişi "mecburi dava arkadaşı" olduğundan, davacının duruşmaya gelmemesi veya mazeretinin kabul edilmemesi halinde, mecburi dava arkadaşlarından birisi hakkında "davanın işlemden kaldırılmasına" diğeri hakkında ise "davaya devam edilmesine" karar verilemeyeceği–
İİK'nun 97/17. maddesi ile getirilen ve birlikte görülmesi gerekli olan karşılık tasarrufun iptali davasında, istihkak davasını yürüten İcra Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu; icra mahkemesince ayırma kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Muvazaalı icra takiplerinin iptaline ilişkin davada, davalı üçüncü kişinin borçlu aleyhine yaptığı icra takipleri sırasında borçlu "borcu kabul ettiğini" bildirmiş, daha sonra yargılama sırasında "borcu bulunmadığını" savunmuş davalı üçüncü kişi de senet alacağının kaynağını bildirmemiş olduğundan, davalı üçüncü kişiden alacağın hangi nedenden doğduğunun sorulması gerektiği- İİK. 277 vd.na göre açılan tasarrufun iptali davalarında 'borçlu ile alacaklı arasındaki icra takibindeki alacağın gerçek alacak olmadığı'nın ileri sürülmesi halinde mahkemece bu iddianın incelenmesi gerekeceği, çünkü iptal davasının dinlenebilirlik koşullarından birisinin de tasarrufta bulunan kişinin 'borçlu' durumunda olması, başka bir deyişle alacaklının gerçekten 'alacaklı' sıfatını taşıması gerektiği-
İş mahkemelerinin 'özel nitelikte' mahkemeler olması nedeniyle, genel mahkeme sayılamayacağı, mahkemece 'görevsizlik kararı' verilmesi yerine davaya 'iş mahkemesi' sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılamayacağı -Görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan, kamu düzeni ile ilgili hususlarda, usule ilişkin kazanılmış hak oluşmayacağı–
İİK.nun 278 vd. maddelerinde iptâl edilebilecek bütün tasarrufların sınırlı olarak sayılmamış olduğu, kanunda iptâle tabi bazı tasarruflar içinde genel bir tanımlama yapılarak hangi tasarrufların iptâle tabi olduğu hususunun tayin ve takdirinin hakime bırakılmış olduğu–