Dördüncü kişi konumunda bulunan davalının kötüniyetli olduğunun davacı-alacaklı tarafından kanıtlanması gerekeceği-
İptâl davalarında, borçlu ile işlemde bulunan davalı -üçüncü kişilerin, "dava konusu taşınırları/taşınmazları satın alabilecek mali güce sahip olup olmadıkları"nın mahkemece araştırılması gerekeceği-
"Davanın açılmamış sayılmasına" karar verilebilme koşulları gerçekleşmeden (HUMK. 409; şimdi, HMK. 150), bu doğrultuda karar verilemeyeceği-
Borçlu şirketin, diğer davalı arsa sahipleriyle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin tasarrufun iptâlinde davacı-alacaklının hukuki yararı bulunduğundan, davanın esasına girilerek, toplanacak delillerin sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği–
Islah yolu ile davanın mahiyetini tamamen değiştirilebileceğinden davacılar vekilinin ıslah talebinin kabulü gerektiği-
Borçlu ile işlemde bulunan "üçüncü kişi"nin (ya da; üçüncü kişi ile işlemde bulunan "dördüncü kişi"nin) aynı köyden olmaları halinde, üçüncü (ya da dördüncü) kişinin, "borçlunun mal kaçırma kasdını bilmediğini" kabul edilmesinin, hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği–
«Kadastro tutanakları»na dair: Kadastro tesbit tutanakları, borçlunun iradesi dışında, 3402 sayılı Kadas- tro Kanununda belirtilen usul ve şekillere göre düzenlendiğinden, kadastro tutanağı ve içeriği hakkında -borçlunun, kadastro çalışmaları sırasında, kendisine ait tapusuz taşınmazları eşi adına tesbit ve tescil ettirmesi işlemi hakkında iptal davası açılamayacağı–
Tasarrufun iptâli davasında isteğin bedele dönüşmesi halinde, hükmedilecek miktara (bedele) faiz yürütülemeyeceği-
Tasarrufun iptâli davasının "aciz belgesi sunulmamış olması" nedeniyle red edilmesinden sonra, davacı tarafından aciz belgesi alınarak yeniden dava açılabileceği-
"Geçici aciz vesikası"na dayanılarak (İİK. 105/II) açılan iptâl davalarının, takip (ve dava) konusu alacağın bağlı olduğu zamanaşımını kesmeyeceği-