Tasarrufun iptali davasının sabit olması halinde mahkemece "iptal ve tesçil kararı" değil "davacının alacaklı olduğu ........ dosyasından doğan alacağını alabilmesi için, takip tutarı ile sınırlı olmak üzere (yani; takip konusu alacak ve fer'ile ile sınırlı olarak) dava konusu taşınmazın haciz ve satışı yetkisinin davacıya verilmesine" şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
Dava konusu ipoteğin, delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce kaldırılmış olması halinde, mahkemece -Av. As. Üc. Tarifesinin 6. maddesi uyarınca- Tarifede öngörülen ücretin yarısına hükmedilerek "konusuz kalan dava hakkında bir karar verilmesine mahal olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
İİK.nun 278/III-2 maddesinde sayılan tasarrufların mutlak olarak iptale tabi olduğu, tasarruf konusu malı borçludan satın/devir almış olan üçüncü kişinin iyiniyetli ya da kötüniyetli olmasının ya da alacaklıya zarar verme kasdını taşıyıp taşımamasının önemli olmadığı–
İptâl davalarında, borçlu ile işlemde bulunan davalı -üçüncü kişilerin, "dava konusu taşınırları/taşınmazları satın alabilecek mali güce sahip olup olmadıkları"nın mahkemece araştırılması gerekeceği-
Borçlu şirketin, diğer davalı arsa sahipleriyle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin tasarrufun iptâlinde davacı-alacaklının hukuki yararı bulunduğundan, davanın esasına girilerek, toplanacak delillerin sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği–
Borçlu ile işlemde bulunan "üçüncü kişi"nin (ya da; üçüncü kişi ile işlemde bulunan "dördüncü kişi"nin) aynı köyden olmaları halinde, üçüncü (ya da dördüncü) kişinin, "borçlunun mal kaçırma kasdını bilmediğini" kabul edilmesinin, hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği–