Ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte borçlunun hastanede olduğunun anlaşılması halinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunun gecikmiş itiraz olarak değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Özel nitelikteki ve belirtilen hastalığın uzmanı olmayan doktorlarca düzenlenen raporların geçerli olmayacağı gibi, itiraz süresi içinde tıp merkezine gidip rapor alabilen borçlunun vekil tutabileceği ve icra dairesine gidip itirazda bulunabileceği düşünülerek, gecikmiş itiraz talebinin bu nedenle de kabul edilmemesi gerekeceği-
Borçlunun ibraz ettiği raporda “bel ağrısı rahatsızlığının, borçlunun icra dairesine gidip borca itiraz etmesini veya vekil atamasını engelleyici olduğu“ belirtilmemiş olduğundan, gecikmiş itiraz talebinin reddine karar verilmiş olması gerekeceği-
Borçlunun gecikmiş itirazının kabul edilebilmesi için “süresi içinde itiraz edememesine neden olan bir engelinin bulunması” ve “bu engelin kendi kusurundan kaynaklanmaması” (örneğin; borçlunun itiraz etmek için icra dairesine gelemeyecek veya kendisine bir vekil atayamayacak kadar ağır hastalığı, deprem, yangın, sel gibi doğal afetler, savaş veya tebligatın yapıldığı sırada seyahatte bulunması gibi nedenlerle) gerekeceği-
Borçlu şirket yetkilisinin rahatsızlığının tek başına gecikmiş itiraz nedeni olarak ileri sürülemeyeceği, çünkü rahatsızlığı nedeniyle kendisi ödeme emrine süresi içinde itiraz edememiş olan şirket yetkilisinin vekiline talimatta bulunarak ödeme emrine itiraz edebileceği gibi sağlık raporunda yatak istirahati öngörülmediği için icra dairesine gelerek de ödeme emrine itirazda bulunabileceği-
“Usulhsüz tebliğ” işleminin “gecikmiş itiraz” nedeni yapılamayacağı–
İcra mahkemesine başvurarak “tebliğ işleminin yapıldığı sırada yurtdışında olduğunu bildirmiş olan borçlunun bu başvurusunun –HMK’nun 33. maddesi gereğince- “gecikmiş itiraz” olarak kabul edilerek, İİK’nun 65. maddesine göre inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği–
İcra mahkemesine başvurusunda ‘ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünün yanı sıra gecikmiş itiraz’ isteminde bulunmuş olması halinde mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme yapılmaksızın ‘bu istemin de reddine’ karar verilemeyeceği–
Borçlunun tebligatın yapıldığı sırada seyahatte olduğu iddiasının, gecikmiş itiraz nedeni olarak kabulü gerekeceği-
Ödeme emri tebliğindeki usulsüzlüğün, gecikmiş itiraz nedeni yapılamayacağı-