Gecikmiş itiraz dilekçesinde, borca itiraz nedenlerinin belirtilmemiş olması halinde gecikmiş itiraz talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Ödeme emri tebliğindeki usulsüzlüğün, gecikmiş itiraz nedeni yapılamayacağı-
Borçlunun (vekilinin) icra mahkemesine verdiği dilekçede “gecikmiş itirazdan” söz etmesinin sonuca etkili olmadığı, çünkü HMK’ nın 33. maddesi gereğince hukuki sebebi ve uygulanacak yasa maddesini belirlemenin hakimin görevine giren bir konu olduğu; ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğün gecikmiş itiraz nedeni olarak kabul edilemeyeceği, tebligatın usulsüz olarak yapılmış olduğu sonucuna varılması halinde Tebligat Kanunun 32. maddesi çerçevesinde tebliğ tarihinin düzeltilmesiyle yetinileceği-
Gecikmiş itiraz dilekçesi ekindeki pasaport fotokopisi içeriğinden borçlunun ödeme emrinin tebliğ tarihinde yurtdışında olduğunun anlaşılması halinde gecikmiş itiraz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Özel bir hekimden alınmış olan ve ilgili resmi sağlık kurumunca tasdik edilmemiş olan raporun geçerli olmayacağı; ayrıca raporda öne sürülen bel ağrısı rahatsızlığının icra dairesine gidip borca itirazı engelleyici nitelikte olup olmadığı belirlenmeden, gecikmiş itiraz talebinin kabulüne karar verilemeyeceği-
HUMK’un 76. maddesi (şimdi; HMK. 33) uyarınca hukuki tavsif hakime ait olduğundan mahkemeye verilen dilekçede borçlu (vekili) tarafından ‘gecikmiş itiraz’ deyiminin kullanılmış olmasının sonuca etkili olmayacağı mahkemece bu başvurunun ‘tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayet olarak değerlendirilmesi gerekeceği–
Engelin kalktığı tarihten itibaren 3 gün geçtikten sonra mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz sebeplerini icra mahkemesine bildirmiş olan borçlunun yaptığı başvurunun “süre aşımı nedeniyle” reddine karar verilmesi gerekeceği-