Borçlu dilekçesinde; gecikmiş itirazdan söz etmişse de, hukuki sebebin ve uygulanacak yasa maddesinin hakim tarafından tespit edilmesi gerekeceği (HMK. mad. 33) ve borçlu vekilinin başvurusunun usulsüz tebligata dayalı, tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemi olarak kabul edilebileceği, İİK. mad. 65’de koşulları belirlenen gecikmiş itirazda, tebligat usulüne uygun olarak yapılmış olmakla birlikte, muhatabın bir engel nedeni ile süresi içinde itiraz edememesinin söz konusu olduğu ve bu durumda, gecikmiş itirazda bulunacak kişinin, mazeretini gösteren delillerle birlikte esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını da engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorunda olduğu- Usulsüz tebligatta ise, İİK.nun 65. maddesine göre yapılacak incelemeden farklı olarak, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmamasının söz konusu olduğu ve bu durumda icra hakimi tebliğ işleminin 7201 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak yapılıp yapılmadığını inceleyerek ve öğrenme tarihine göre tebliğ tarihini düzeltmesi gerekeceği (Teb. K. mad. 32.), Tebligat mevzuatı gereğince tebligatın tebliğ yapılmak istenen kişinin bilinen en son adresinde yapılması gerekeceği, borçlu tüzel kişinin Ticaret Sicil Müdürlüğünce bildirilen ve ticaret sicilinde kayıtlı olan adresine çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade olunması üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmış ise de; alacaklı tarafından, takipten önce, borçlunun başka bir adresine noterden ihtarname tebliğ edil
Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebileceği-
Borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun olduğuna göre ve borçluda icra mahkemesine başvurusunu gecikmiş itiraz olarak yaptığına göre istemin gecikmiş itiraz olarak vasıflandırılması ve İİK.nun 65.maddesine göre incelenmesi ve sonuçlandırılması gerekeceği-
İİK. nun 65.maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekeceği; maddeden de anlaşılacağı üzere gecikmiş itirazın ön koşulunun usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olması olduğu-
Ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte yaz tatilinde olan borçlunun tatilden döndükten sonra "tebligattan yeni haberdar olduğunu" belirterek "alacaklıya borcunun bulunmadığını, mazeretinin kabulüne ve takibin iptaline karar verilmesini isteyerek İİK. 65 uyarınca gecikmiş itirazda bulunabileceğini-
Somut olayda, borçlunun mazereti son bulduğundan, yaptığı gecikmiş itirazın İİK.nun 65. maddesinde öngörülen üç günlük süreden sonra olduğu, borçlu, yetkisiz icra dairesince gönderilen ilk ödeme emrine karşı esas bakımından yapmış olduğu itirazın, yetkili icra dairesince yapılan ödeme emrine karşı da yapılmış sayılmayacağı-
Borçlunun tebligattan haberdar olduğu tarihten itibaren takibin şekline göre yasal sürede icra dairesine itiraz etmemiş olmasının tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
Gecikmiş itiraz süresinde yapılmış ise, icra mahkemesinin borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceleyeceği, mazereti kabul ederse icra takibinin durdurulacağı, artık alacaklının itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebileceği-
Mahkemece borçlunun mazeretinin kabulüne karar verildiğinden, İİK.' nun 65/4. maddesi uyarınca işlem yapılması gerektiği-
Somut olayda, muhatabın çarşıya gittiğini beyan eden komşunun tebliğ tutanağında imzasının bulunmadığının görüldüğü, tebligatın bu hali ile usulsüz olduğunun kabulünün gerekeceği, bu durumda uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesinin gerekeceği-