«Tapu siciline teferruat olarak tescil edilmiş olan şeylerin gerçekte teferruat niteliğinde bulunmadığı»nın ileri sürülmesi halinde -MK. 862, 686 ve İİK. 83 c çerçevesinde- bilirkişi incelenmesi yaptırılarak bu hususun araştırılması gerekeceği–
«İstihkak davası» şeklinde çözümlenmesi gereken uyuşmazlığın «şikâyet» şeklinde İcra mahkemesine (tetkik merciine) getirilmiş olması halinde, hukukî nitelendirmeyi yapmak hakime ait olduğundan uyuşmazlığın «istihkak» prosedürüne göre çözümlenmesi gerekeceği– (HUMK. 76’ya (şimdi; HMK. 33'e) göre, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakimin görevi olduğundan, başvurunun «şikayet»mi «istihkak davası»mı olduğunu hakimin belirleyeceği)–
Kısmi ödeme halinde, BK. mad. 84 hükmünün (şimdi; TBK. mad. 100) icra müdürü tarafından doğrudan doğruya uygulanacağı, bunun için alacaklının takip talebinde ayrıca talepte bulunmuş olmasına gerek bulunmadığı—
İcra mahkemesince (tetkik merciince) evrak üzerinde (duruşma yapılmadan) yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlığın çözümlendiği durumlarda, yargılamaya katılmamış olan ve dilekçe vermek gibi herhangi bir mesaisi (hukuki yardımı) gerçekleşmemiş olan avukat için, lehine karar verilen yararına avukatlı ücretine hükmedilemeyeceği–
İİK. 99 uyarınca kendisine istihkak davası açma külfeti yüklenen üçüncü kişinin, icra memurunun bu konudaki kararının kaldırılmasını şikayet yoluyla istemekte hukuki yararının bulunduğu–