Takip talebinde alacaklının hangi takip yolunu seçtiğini belirtmemiş olması halinde, İİK. 58/II-5 hükmüne aykırı davranılmış olunacağı icra müdürünün «hangi takip yolunu seçtiğini» alacaklıdan sorarak, onun cevabına göre ödeme emri göndermesi gerekeceği–
Kambiyo senetlerine dayanan takiplerde borca itirazın icra mahkemesinde (tetkik merciinde) duruşmalı olarak inceleneceği–
Tapuda kayıtlı vefa hakkı sahibinin, «ilgili» sıfatıyla ihalenin feshini isteyebileceği—
Takibe konu senetle ilgili olarak alacaklı hakkında ceza mahkemesinde açıldığı bildirilen «sahtekarlık davası»na ait dosyanın incelenerek; borçlunun kişisel hak bakımından ceza davasına müdahale ederek, senedin iptalini isteyip istemediği, ceza mahkemesince bilirkişi incelemesine ve tanık dinlenmesine karar verilip verilmediğinin araştırılarak, böyle bir kararın mevcut olması halinde, yürürlükten kalkmış olan 1086 s. HUMK. 317’ye göre, bu senet hakkında herhangi bir işlem yapılamayacağından, bu durumun «bekletici mesele» kabul edilip, «takibin durdurulmasına» karar verilmesi gerekeceği- (NOT: 6100 s. HMK. 209/1'de tamamen farklı bir düzenlemeyle "adi bir senetteki yazı veya imza inkar edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz" denilmiş olduğundan, hakkında sahtelik iddiasında bulunulmuş olan senetle ilgili takibin durması için sadece sahtelik iddiasında bulunulmasıyla o senede dayalı icra takibi kendiliğinden duracaktır.)
«Sıra»ya ilişkin şikayetlerin icra mahkemesi (tetkik mercii) tarafından -kural olarak- duruşma yapılarak sonuçlandırılması gerekeceği–
«Şikayet» niteliğinde olan «ihalenin feshi» duruşmalarına, iki tarafında gelmemesi halinde İİK. 134/II’deki özel hüküm nedeniyle HUMK. 409 (şimdi; HMK. 150) hükmünün uygulanamayacağı–
Haczedilen malların nitelikleri itibariyle finansal kira sözleşmesi kapsamına girip girmediğinin bilirkişi incelemesi yaptırılarak saptanması gerekeceği-
Kefil (ya da müşterek borçlu) tarafından yapılan ödeme nedeniyle diğer kefil (veya müşterek borçlu) ya da asıl borçlu hakkında rücu amacıyla yapılan takipte doğan uyuşmazlığın icra mahkemesinde (tetkik merciinde) çözümlenemeyeceği bu konuda «itirazı kaldırılması talebinin -ya da şikayetin- reddine» karar verilmesi gerekeceği–
Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukukî bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi incelemesi yaptırılamayacağı–
İcra müdürlüğünce düzenlenen hesap tablosunun şikayet konusu edilmiş olması halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince) bilirkişi incelemesi yaptırılarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği–