"Kereste imalathanesi ve yazıhane" niteliğindeki taşınmazın "ticari işletme" niteliğinde olduğu- Böyle bir işletmeyi borçludan satın almış olan üçüncü kişi hakkında ancak "borcun doğumunun satış tarihinden önce" olması ve "işlem (satış) tarihinden itibaren beş yıl içinde borçlu aleyhine haciz veya iflas yolu ile takip yapılmış olması" koşuluyla iptal davası açılabileceği-
Bir ticari işletmenin devrinin İİK. m. 44'de öngörülen koşullara uygun olarak yapılmamış olması halinde, devralanın iyiniyetinden sözedilemeyeceği ve üçüncü kişinin, ticari işletmenin borcu sayılan vergi borcundan da sorumlu olacağı ve bu durumda mahkemece "tasarrufun iptaline" karar verilmesi gerekeceği–
Davalının, borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi olmaması -dördüncü kişi olması- halinde, hakkında İİK.nun 278. maddesinin değil, İİK. 282. maddesi vasıtasıyla İİK.nun 280. maddesinin uygulanacağı, bu durumda "bu davalının kötüniyetli olduğu"nun davacı alacaklı tarafından kanıtlanması halinde lehine yapılan tasarrufun iptali gerekeceği–
Borçluların anonim şirket ve limited şirket statüsünde olup tasarrufa konu edilen araçların ticari işletmenin önemli bir bölümünü teşkil etmesi nedeniyle kıyasen uygulanması gereken İİK. 280/III gereğince "ticari işletmenin önemli bir bölümünü satın alan kişilerin gerekli ilanları yapmamaları ve satın alırken alacaklıya haber vermemeleri" halinde, tasarrufun mal kaçırma kastıyla yapıldığını bildiklerinin karine olarak kabulü gerekeceği–
Tasarruf konusunun "üzerlerinde tavuk kümesi, yem fabrikası ve idari binalar bulunan taşınmazlar" olması ve her iki davalının da "iştigal konuları aynı olan iki ticari şirket" durumunda bulunması halinde, İİK.nun 280/son maddesinde öngörülen ticari işletmenin devrinin gerçekleştiğinin kabulü gerekeceği-
Bir ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamının veya önemli bir kısmının -örneğin; borçlu şirketin tek malvarlığı olan taşınmazının ya da borçlu şirket adına kayıtlı iki kamyonun veya borçluya ait bir otobüsün devir veya satışı halinde davalı satın alanların, borçlunun ızrar kastını bildiklerinin karine olarak kabul edileceği, alacaklı lehine olan bu karinenin aksinin borçlu tarafından kanıtlanması gerekeceği-
Borçlu şirket ile işlemde bulunmuş olan üçüncü kişi anonim şirketin bir kısım ortaklarının aynı kişiler olması halinde, aralarında organik bağ bulunduğu kabul edilerek borçlu ile üçüncü kişi arasında yapılmış olan temlik işleminin -amme alacağının tahsiline imkan bırakmamak amacıyla yapılmış olduğu kabul edilerek- iptaline karar verilmesi gerekeceği–
Lehine tasarruf yapılan üçüncü kişinin, borçlunun ½ hissesini devrettiği ... taşıt sürücü kursunun ortağı olması nedeniyle, borçlunun vergi borcu bulunduğunu ve kamu alacağının tahsili olanağını ortadan kaldırmak için tasarrufa giriştiğini bildiği veya bilmek durumunda olduğunun kabulü gerekeceği–