"Borçlu" ile işlemde bulunmuş olan üçüncü kişinin "kardeş" olmaları nedeniyle, davalı üçüncü kişinin, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve alacaklılarına zarar verme kastını bilemeyeceğini kabul etmenin hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceğinden, borçlu ile kardeşi arasındaki işlemin -İİK. 280/I ve II uyarınca- iptâline karar verilmesi gerekeceği–

Davacı vekili, davalı borçlu Meziyet aleyhine icra takibi yapıldığını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazdaki 1/2 hissesini davalı Aşkım’a onun tarafından da diğer davalı ve borçlunun kardeşi aynı zam ...
Aynı doğrultuda