İCRA VE İFLÂS KANUNU > 6 - İflâs Yoliyle Takip > - III - KAMBİYO SENETLERİ (ÇEK, POLİÇE VE EMRE MUHARRER SENET) HAKKINDAKİ HUSUSİ TAKİP USULLERİ: > - A) Haciz yolu ile takip: > Madde 169/a - İtirazın İncelenmesi
Borçlunun «takipten önce uygulanan» ve «takipten sonrası için uygulanması istenen» faiz oranına itiraz etmemiş olması halinde, takip öncesi için istenen faiz oranına göre hesaplanan faiz miktarı kesinleşmiş bulunduğundan, bunun değiştirilemeyeceği, ancak takipten sonra istenecek «avans faiz oranı» göre temerrüt faizi oranının icra müdürlüğünce kademeli olarak (dönem dönem değişen avans faiz oranlarına göre) faiz hesabının yapılması gerekeceği—
İcra mahkemesince borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiğinin anlaşılması halinde borca itirazın kabulü gerekeceği; mahkemece «taraflar arasında cari hesabın olduğundan bahisle ticari defterler bilirkişi incelemesi yaptırılarak uyuşmazlığın çözülemeyeceği—
Kooperatif adına düzenlenmiş çeklerin kooperatifi bağlayıp bağlamayacağının tesbiti için icra mahkemesince çeklerin keşide tarihinde borçlu kooperatifi temsil ve ilzama yetkili kişilerin kim olduğu belirlenerek ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği—
Teminat senedi olarak düzenlendiği anlaşılan bononun «TTK. 688/2 (şimdi; Yeni TTK. mad. 776/(1)-b) uyarınca kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermediği» için, poliçenin «kayıtsız şartsız belirli bir paranın havalesi olma niteliğini kaybedeceği» için, çe-kin ise «alacağın tahsilinin gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektirmesi» nedeniyle, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konu edinmiş ol-ması halinde icra mahkemesince İİK. 170/a uyarınca «takibin iptaline» karar verilmesi gerekeceği—
Senedin düzenlendiği tarihte tedavülde olmayan para birimi (YTL) olarak düzenlenen senedin, takip tarihinde (YTL)’nin tedavülde olması halinde senedin geçersizliğinin ileri sürülemeyeceği—
Takipten önce asıl alacağın tamamının ödenmiş olmasına rağmen takip yapan alacaklının «kötü niyetli» veya «ağır kusurlu» olduğu kabul edilerek, asıl alacağın tamamı üzerinden borçlu yararına -İİK. 169a/VI, c: 1 uyarınca- % 20 tazminata hükmedilmesi gerekeceği—
Borçlunun icra mahkemesine «borca itiraz»da bulunmasından sonra alacaklının icra takibinden feragat etmesi -veya borçlunun itirazından vazgeçmesi- nedeniyle mahkemece «borca itirazın kabulüne» karar verilmiş olması halinde -mahkemece işin esasına ilişkin bir inceleme yapılmaksızın, böyle bir karar verilmiş olduğundan- İİK. 169a/VI uyarınca ayrıca borçlu (alacaklı) lehine inkar tazminatına hükmedilemeyeceği—