İİK. 169a/VI, c: 1 uyarında borçlu lehine, takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebilmesi için «borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle» icra mahkemesince kabul edilmiş olması -ve «icra takibinin muvalekaten durdurulmuş olması»- gerekeceği, «zamanaşımı def’i» bu fıkra kapsamına girmediğinden, borçlunun zamanaşımı, def’i kabul edilerek takibin iptaline karar verilen durumlarda ayrıca borçlu def’ine tazminata hükmedilemeyeceği?
«Senette tahrifat yapılmamış olduğu»nun anlaşılarak «borca itirazın reddine» karar verilirken ayrıca -daha önce teminat yatırılarak İİK. 169a/II uyarınca takip muvakkaten durdurulmuş olduğundan- alacaklı yararına -% 40- tazminata da hükmedilmesi gerekeceği—
“İmza itirazı”nın ıslah yolu ile “borca itiraz”a dönüştürülemeyeceği–
Senedin alacak miktarını gösteren kısmında tahrifat yapıldığının anlaşılması halinde senedin tahrif edilmeden önceki şeklinin geçerli olacağı ve icra mahkemesince, «takibin tümünün» değil «sahtelik yapılan kısmının» iptaline karar verilmesi gerekeceği—
Alacaklının ihtirazi kayıtla yapılan ödemeyi kabule mecbur olmadığı, takipten önce havale yoluyla yapılmış olan asıl alacakla ilgili ödemeden haberdar olduğu kanıtlanmamış olduğundan borçlunun işlemiş faizden de sorumlu olduğunun kabulü gerekeceği—
İcra mahkemesince «yetki itirazının reddine» karar verilmiş olması halinde -İİK. 169/a-VI, c: 1’deki koşullar gerçekleşmedikçe- borçlunun, tazimnatla sorumlu tutulamayacağı—
İİK. 169a/II uyarınca icra mahkemesince «teminat karşılığında takibin geçici olarak durdurulmasına» karar verilmiş olmasına rağmen borçlu tarafından kararda öngörülen teminatın yatırılmamış olması halinde alacaklının icra takibini sürdürmesine engel bir durum bulunmayacağından «borca itirazın reddine» karar verilmesiyle birlikte ayrıca borçlunun icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulamayacağı—
«Takip dayanağı senet üzerinde tahrifat yapıldığına» ilişkin borçlu itirazının incelenmesinin icra mahkemesinin görev alanına girdiği—
Alacaklının -kesin yetki kuralı dışında kalan durumlarda- istediği icra dairesinde icra takibinde bulunabileceği, ancak, borçlu tarafça «takip yapılan icra dairesinin yetkisiz olduğu»ndan bahisle ödeme emrine itiraz edilmesi halinde, icra mahkemesince bu hususun incelenip sonucuna göre karar verileceği—