İflas idaresi tarafından takip edilen tasarrufun iptali davalarında; davanın kabulüne karar verilmesi halinde mahkemece ne şekilde karar verilmesi gerekir? ( Yani; "iflas masasına kayıt ve kabul edilen alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere tasarrufun iptaline" mi yoksa "davacı alacaklının icra takibine konu yaptığı icra dosyasındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere tasarrufun iptaline" mi karara verilmesi gerekir?)- Hakkındaki iflâs davası devam ederken ticari varlığının önemli bir bölümünü satan tacirin, alacaklılarından mal kaçırmak ve onları zarara uğratmak kasdıyla hareket ettiğinin kabul edileceği, bu durumda, söz konusu mal varlığını satın alan üçüncü kişilerin de tacirin gerçek niyetini bildiklerinin farz edileceği, ayrıca satışların kısa aralıklarla yapılmış olması, taşınmazlar üzerinde haciz ve ipoteklerin bulunması ve alıcıların çoğunun müflis şirketin ortaklarının hemşehrisi olması karşısında, ilk satışlardan sonra yapılan satışların, alıcılarının müflisin durumunu bildiklerini göstereceği-
«Mesken» niteliğindeki taşınmaza ilişkin borçlunun tasarrufunun iptâline karar verilmesi halinde taşınmazın mülkiyeti borçluya dönmeyeceğinden, «borçlu» tarafından bu taşınmaz hakkında «haczedilmezlik şikayeti»nde («meskeniyet iddiası»nda) bulunulamayacağı-
İİK. 143/IV’de «aciz belgesinde belirtilen alacak için faiz yürütülemeyeceği» belirtilmiş ise de bu hükmün alacaklının borçlunun malvarlığına dair mal ve haklardan tatmin edilmesi halinde uygulanacağı, alacaklının üçüncü kişilerin malvarlığına dair mal ve haklardan tatmin edilmesi halinde alacaklının üçüncü kişiden faiz isteyebileceği—
Borçlunun işlem yaptığı üçüncü kişinin malı başkasına (dördüncü kişiye) satması durumunda, alacaklının -dördüncü kişiye yapılan satışın iptâli için- dördüncü kişinin kötüniyetli olduğunun isbatı gerekeceği-
Üçüncü kişinin malı dava sırasında elden çıkarması veya malı elinden çıkardığının dava sırasında öğrenilmesi halinde, davanın ıslahına gerek olmadan, davacı alacaklının davaya "bedel davası olarak devam edilmesini" isteyebileceği-
Satış ile 3. kişiye geçen mülkiyet tasarrufun iptaline karar verilmesi ile borçluya geri dönmeyeceğinden, taşınmazın mülkiyeti 3. kişiye ait olup, borçlunun kendisine ait olmayan taşınmaz üzerine konulan haciz nedeniyle İİK. mad. 82/12 uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunmasının mümkün olmadığı-
İİK.nun 278/III-2'deki bedeller arasındaki nisbetsizliğe ilişkin hükmün "borçlu ile borçludan tasarrufa konu malı satın alan kişi arasındaki tasarruflarda" iptal nedeni olabileceği, aynı malı üçüncü kişiden satın almış olan başka kişiler (dördüncü kişiler) hakkında bu hükmün uygulanmayacağı, bu kişilerin ayrıca "kötüniyetli oldukları" isbat edilmedikçe, bu kişilere yapılan tasarrufun iptaline karar verilemeyeceği–
İptal davalarının maksadının (İİK’nun 278, 279 ve 280. maddelerde yazılı borçlunun borcun doğumundan sonra yaptığı) -mevcudunu azaltmaya yönelik- tasarrufların butlanına hükmettirmek olduğu-
Borçlu ile ondan satın alınan ... adet hisseye yönelik tasarrufun iptâli davası sonucunda, borçludan dava konusu hisseleri satın almış olan üçüncü kişinin, bunların bir kısmını elden çıkarmış olduğunun anlaşılması halinde, "bu hisselerin elden çıkarıldığı tarihteki gerçek değerlerinin bilirkişiye hesaplattırılarak bulunacak miktarın -davacının alacak ve fer'ilerini geçmeyecek şekilde- davalıdan tahsiline" karar verilmesi gerekeceği-