Haczedilmiş olan malların fabrikanın teferruatı ya da ayrılmaz parçası olup olmadığının saptanması için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekeceği–
Şikayet tarihinde borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmemiş olsa bile –daha sonra tebliğ edilmesi koşuluyla- yapılacak şikayetin icra mahkemesince incelenmesi gerekeceği–
“Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu”nu ileri sürerek şikayette bulunan borçlu bu iddiasının her türlü delille kanıtlayabileceğinden ve borçlu şikayetinde maddi vakalara dayanarak tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmüş olduğundan olayın özelliği ve şikayetin niteliği gereği, duruşma açılarak şikayetin sonuçlandırılması gerekeceği–
Açık bir hüküm bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazlarının Yargıtay’ca ret edilmiş ve böylece kararın o bölümünün bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde, ret edilen temyiz itirazlarının bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı-
Hasımsız olarak açılmış ve sürdürülmüş olan şikayetlerde karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği–
Borçlunun üçüncü kişi adına şikayette bulunma hakkı olmadığı–
Yerel Mahkemece, süresinde açılan ve basit yargılama usulüne tabi bulunan istihkak davasının, duruşma açılarak esasının incelenmesi ve sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerektiği-
Şikayetlerin “maktu” harca bağlı olduğu–
İcra kefilinin “yeterli Türkçe bilmediğini” ileri sürerek icra kefilliğinin iptalini –dar yetkili icra mahkemesinde- isteyemeyeceği–
Şikayet yargılaması sonucunda kendisini vekille temsil ettirmemiş olan taraf yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği–