İş kazasından dolayı açılan ödence davasında, davacı ile davalı şirket arasında hizmet ilişkisi bulunmayıp, kazaya neden olan dava dışı şirket davalının taşeronu olmadığı gibi hizmetini münhasıran davalıya tahsis eden bir kuruluş da değilse uyuşmazlığın çözüm yerinin genel mahkemeler olacağı-
İş akdinin feshinden sonra artan kıdem tazminatı tavanından, işçinin yararlanmasının mümkün olmayacağı-
Davalı şirket ile yıllık bakım onarım işini üstlenen müteahhitlik firması arasında ast-üst işveren ilişkisi bulunmadığından bağımsız firma işçisinin ölümünden asıl işverenin sorumlu tutulamayacağı-
Sobalı iş hanında tam gün çalışmanın kanıtlanmasında müfettiş raporları yeterli olmayıp, apartman karar defterinin ve ödeme belgelerinin de sunulması gerekeceği, çalışma ilişkisinin, somut olaylara dayalı inandırıcı delillerle ortaya konulması gerekeceği-
Sürekli işlerde uzun süredir davalı işveren için çalışan işçinin, asgari ücretle çalıştırılabilmesi ve TİS`den yararlanmasını engellemek için bir taşeronun araç gösterilmesinin kanuna karşı hile olarak kabul edileceği, taşeronun işçisi olarak gözükse de işçi davalı işverene ait çalıştığı tüm süre için işçilik haklarını isteyebileceği; dayanışma aidatı ödeyerek TİS`den de yararlanabileceği-
İskontonun; vadesi gelmemiş bir borcun vadesinden önce ödenmiş olması halinde, alınan paranın vadeye kadar değerlendirme olanağı verdiğinden, borcun haksız iktisaba imkan vermeyecek oranda indirilmesi olduğu, rapor tanzim tarihine kadar hesaplanan beden gücü kaybı zararı, tazmin sorumluları tarafından davacıya henüz ödenmediğinden, vadesinden önce ödenmiş bir borç olmadığı, dolayısıyla, iskontoya tabi tutulamayacağı, raporun, tanziminden sonraki zararda bilinen son gelir gözönüne alınıp, her yıl % 10 oranında artırılmasının ve iskonto edilmek suretiyle hesaplanmasının gerekeceği, ancak mahkemece belirlenecek tazminat miktarına olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi yerinde ise de, bu tür davalarda tazminat miktarının hesaplanmasında yönteme ilişkin, olay tarihi itibariyle sermayeleştirmeye gidilmek suretiyle hüküm kurulmasının da doğru olmayacağı-
Sürekli iş görmezlik geliri bağlanmasını gerektirmeyen iş kazası ve meslek hastalığının üzerinden, zamanaşımı süresi geçmiş ve zamanaşımı defi de ileri sürülmüşse; ikinci iş kazası sonucu, sürekli işgöremezlik gelirinin bağlanması halinde peşin sermaye değerinin, ikinci kazanın gerektirdiği meslekte kazanma gücü kaybı oranına göre hesaplanacağı, sosyal yardım zammının; yaşlılık sigortası kolundan ödeniyorsa; istenmemesi veya esasen istenemeyecek olması halleri de dahil; iç tavanın şişirilmesi sonucunu doğuracağından, peşin sermaye değerine katılamayacağı, yaşlılık aylığı nedeniyle iş kazası geliri indirilmişse, o tarihten sonraki dönem için, sürekli işgöremezlik peşin sermaye değerinin hesaplanmasında bu indirimin de gözönüne alınması gerekeceği-
Davacı işçinin mesai saatleri dışında davalı işverenin iznini almadan kendi nam ve hesabına iş yaptığı ve böylece işverenin güvenini kötüye kullandığı, davacının bu davranışının, İş Kanunu 17/11. maddesinde sayılan haklı fesih nedenini oluşturacağı, bu durumda ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddine karar vermek gerekeceği-
Meslek hastalığının tesbitinin tıbbi bir konu olduğu, sağlıklı bir çözüme ulaşılabilmesi için sigortalıda meydana gelen hastalığın bir doktor, bir kimya mühendisi bir de işçi sağlığı uzmanından oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak belirlenmesinin gerekeceği, ayrıca % 100 maluliyeti oluşturan etkenlerin sigortalının tüm çalıştığı işyerinin niteliği ve bu işyerindeki çalışma ortam ve koşulları gözönünde tutularak tesbit edileceği, diğer taraftan, nev'i değiştirme halinde yeni şirketin, eskisinin devamı olduğu ( TTK. m. 152), aynı Kanun’un 151. maddesine göre de, iki şirket birleşirse, ortadan kalkan şirketin hak ve borçlarının kalan şirkete veya yeni kurulan şirkete geçeceği, keza BK.nun 180. maddesinde de bir işletmenin diğeriyle birleşmesi ve şeklinin değiştirilmesi halinde devam eden şirket veya işletmenin, kalkan şirket veya işletmenin borçlarından sorumlu olacağı, davalı şirketin (işyerinin) devrinin niteliği, ticaret sicilinden dosyası getirtilerek, gerçek durum saptan
Kardeşine ait kimlikle yapılan çalışmaların kendisine ait olduğunu ileri süren davacının iddiasının incelenmesinde, işe giriş bildirgesindeki imzanın incelenmesi ile yetinilmeyip kanaat verici bir araştırma yapılmasının gerekeceği-