İhbar tazminatının on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu-
İhbar ödencesinin, işçi ücreti anlamında kabul edilemeyeceğinden on yıllık zamanaşımına tabi olduğu-
İşe giriş bildirgesi ve bordrolarda, çalışması kesintili ve kısmen görülen sigortalının, sürekli çalıştığının tesbiti isteğinin, tanık sözlerine dayanılarak hüküm altına alınabileceği-
Kusur raporları arasında, işveren yönünden ortaya çıkan ve % 100 oranına ulaşan farklılık ve çelişki giderilmeden hüküm tesisinin, usul ve yasa’ya aykırı olduğu-
Fesih işleminin disiplin kurulundan geçirilmesi zorunluğuna ilişkin toplu iş sözleşmesi hükmünün, işçi yararına getirilmiş olup, fesih işlerinin tekemmülü için ön koşul olduğu, bu durumda disiplin kurulundan geçirilmeksizin iş sözleşmesinin feshinin, başlı başına feshin haklı nedene dayanmadığı sonucunu yaratacağı-
İşçinin işyerindeki çalışmaları işe giriş bildirgesine, aylık ve üç aylık bordrolara dayanılarak kuruma kısmi olarak bildirilmiş ise bu durum çalışmaların işyerinde kesintili geçtiğine karine olup aksinin eşdeğerdeki belgelerle kanıtlanmasının gerekeceği-
İlk kısmi dava dilekçesinde belirtilen işe giriş tarihi, HUMK.’nun 236/1. maddesi (şimdi; HMK. mad. 188) anlamında “ikrar” olarak kabul edilemeyeceği için; bu davaya ilişkin hüküm kesinleştikten sonra, işçinin iş yerine daha önceki bir tarihte girdiğini ileri sürerek daha fazla bir talepte bulunabileceği-
Hizmet tesbiti davasının, Yasa’da gösterilen hak düşürücü süre içinde açılmasının gerekeceği, tesbit isteyen sigortalının aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesinin veya tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının, söz konusu hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı-
Otel iş yerinde içki tüketiminin gerçeğe uygun olarak gösterilmemesinin, sorumlu kişinin işverenin güvenini kötüye kullanma veya doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış olarak nitelendirilebileceği, söz konusu durumun İş Kanunu’nun 17/II- d’deki hali oluşturacağı, işverenin iş akdini fesihte anılan maddenin “d” bendi yerine “g” bendine dayanmış olmasının bu sonuca etkili olmayacağı-
Davacı kadının eşine ait kapıcılık hizmetlerinin kimin tarafından yürütüldüğünün açıklığa kavuşturulabilmesi için, kalorifer yakma belgesinin bulunup bulunmadığı, davacı kadına mı yoksa eşi erkeğe mi ait olduğu ve bu dönemde ücret ödemelerinin kime yapıldığı belirlenerek, konu üzerinde yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekeceği-