Davalı duruşma sırasında borçluyu simaen tanıdığı yönündeki beyanının borçlu K.' nin mali durumu ve alacaklılarından mal kaçırma amacını bildiğine dair somut bir delil niteliğinde bulunmamasına, davalının kötü niyetinin davacı tarafından somut delilerle ispatlanmamış olmasına göre mahkemece "davanın reddine" karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı-
Davalı borçlunun inşaat şirketi, davalı 3.kişinin ise demir çelik şirketinin bulunduğu ve davalılar arasında tasarruf tarihinden önce ticari ilişki bulunduğu dikkate alındığında İİK 280/1 maddesi kapsamında davalı 3.kişinin davalı borçlu şirketin mali durumunu ve alacaklılarını ızrar kastını bilebilecek kişilerden olduğunun anlaşılmasına göre verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu-
Dava konusu taşınmazın tapuda gösterilen devir değeri ile bilirkişi raporunda belirlenen gerçek rayiç değeri arasında mislini aşan fark olmamasına, davalı borçlu ile davalı 3. kişi şirketin yetkilisinin kardeşi evli ise de, tasarruf tarihinden çok önce boşandıklarının anlaşılmasına göre, "davanın reddine" ilişkin kararın usul ve kanuna uygun olduğu-
Davalı borçlunun sattığı taşınmazları halen kullandığının anlaşılmış bulunmasına göre "davanın kabulüne" ilişkin kararın usul ve kanuna uygun sayılacağı-
Dosya içeriğine, mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.<br /><br /> 
Davalı R.' nin borçlu şirketin durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması ve dava konusu menkullerin ticari işletmeye dahil bir kısım malların satış mahiyetinde olması nedeniyle yapılan tasarrufun iptale tabi bulunduğu-
Tasarrufun 02.11.2011 tarihi itibariyle bu tarihten sonra gerçekleşmiş olmasına, borçlunun aciz halinin dosya kapsamı ile sabit bulunmasına ve dördüncü kişinin hem üçüncü kişinin hem de onun borçlu ile ortak olduğu şirketin de vekilliğini yapmış bulunmasına göre "davanın kabulüne" ilişkin kararın usul ve kanuna uygun olduğu-
Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir...
İptale konu tasarrufların davalı borçlu ile eşi ve ortak çocukları arasında gerçekleştiği, davalı borçlunun aciz hallerini en iyi bilebilecek kişiler olduğunu, davalıların alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla tasarrufta bulunduğu gerekçesiyle yapılan tasarrufların icra dosyasındaki alacak, faiz ve ferilerine karşılayacak kadar olan kısmının iptaline karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir...