Dava konusu taşınmazların borçludan üçüncü kişiye, üçüncü kişiden de dördüncü kişiye birbirine yakın tarihlerde devredilmesinin hayatın olağan akışına aykırı bir durum olmadığı- Davalı üçüncü kişinin, taşınmazları satın alacak maddi durumu olup olmadığı ile satış bedellerinin ne şekilde ödendiğinin yeterince araştırılmadığı belirtilmişse de, tapu devir senedinde gösterilen satış bedelinin davalı borçluya ödendiğinin resmi devir senediyle ispatlandığı- Satın alacak maddi durumu olmadığının ispatı halinde dahi, bu durumun davalı üçüncü kişinin, davalı borçlunun mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen ya da bilmesi gereken kişilerden olduğunu ispata yeterli olmadığı- Davalı üçüncü kişinin davalı borçlu ile yakın ve tanışık olduğu ya da İİK. m. 280/1 gereğince borçlunun mali durumunu bilebilecek şahıslardan olduğu ispat edilemediğinden, tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, hem davalı 3.kişi S. A.'ın dava konusu taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle, hem de davalı 4.kişi şirketin dava konusu taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle davacının icra dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı olarak sorumlu tutulması (tahsilde tekerrür olmamak üzere) yönünde karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde, yalnızca davalı 4.kişi şirket aleyhine bedele hükmedilmesinin doğru olmadığı-
davalılar arasında borca mahsuben yapılan taşınmaz satışının İİK 279/1-2 maddesi gereğince iptale tabi olduğu, iptali istenen tasarruftan istifade eden davalı D.A.'nın davalı borçlu Ö.'ın hem yakın arkadaşı, hem kiracısı hem de dava dışı bankalara kredi kefili olduğu ve borçlunun kredi borcunu ödeyememesi üzerine kendisinin bizzat kefil olarak bankalara kredi borcunu kapattığı, davalı borçlu Ö.'ın ekonomik durumunu hal ve vaziyete göre bilebilecek durumda olduğundan "davanın kabulüne" dair verilen karardan isabetsizlik bulunmadığı-
Davacı vekilinin, ön inceleme duruşmasında davanın İİK.'nun 280 ila 282 maddeleri gereğince açıldığını beyan etmesine ve İİK'nun 284 üncü maddesi gereği tasarruf tarihinin üzerinden 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra davanın açıldığının anlaşılmasına göre " davanın süre aşımı nedeniyle reddine" dair verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu-
İptal davalarının ön koşulu, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.'nun 277.md) bulunması olduğu- Ön koşulun bulunması halinde İİK.' nun 278, 279. ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığının araştırılması gerekeceği- İİK.'nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılacağı- Kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabileceği-
Davalı borçlu A.G. ile dava konusu taşınmazı devrettiği davalı 3. kişi A. O.' nun nüfus kayıtlarının incelenmesinden, ........ İli, Sarıoğlan İlçesi, Bakarcak Köyü nüfusuna kayıtlı oldukları, yani aynı köylü oldukları anlaşılmış olup, bu durumda mahkemece, davalı 3. kişi A. O.' nun İİK’nun 280/1.maddesi kapsamında davalı borçlu A.G.' nin mali durumunu ve alacaklılarını ızrar kastını bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olup olmadığının değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taşınmazların tapuda gösterilen değerleri ile bilirkişi tarafından belirlenen gerçek değerleri arasında mislini aşan bedel farkının bulunmamasına ve davacı tarafından davalı 3. kişilerin davalı borçluların mali durumu ile ızrar kastını bilebilecek kişilerden olduğunun ispatlanamamasına göre usul ve kanuna uygun "davanın reddine" dair kararın onanması gerektiği-
Davalı borçlu N. D.'den, davalı ..... Akaryakıt'a devredilen benzinlik ve arsasının İİK 280/3 hükmüne göre ticari işletme devri niteliğinde olduğunun anlaşılmasına, aksinin de ispat edilememiş olmasına göre "davanın kabülüne" ilişkin kararın usul ve kanuna uygun olduğu-
Davalı F. Ö.' nün davalı borçlu N.L.' nin kızı, davalı 3. kişi T.Ö' nün de davalı borçlunun iş arkadaşı olmasına, davalı 3. kişi T.Ö' nün , davalı F. Ö.'nün İİK madde 280/1 hükmü gereğince borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişiler olduğunun anlaşılmış olmasına göre verilen "davanın kabulüne" dair verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı-
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir...