Bir taşkın inşaata dayalı temliken tescil davasında, öncelikle taşkın yapılanmanın iyiniyete dayanıp dayanmadığı araştırılarak davacının iyiniyetli olduğunun açıkça saptanması halinde, MK’nun 725. madde-sinde belirtilen diğer koşullar da araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taşkın inşaat sahibinin MK.’nın 725. maddesi hükmünden yararlanabilmesi için kendisinden beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşın, sınırı aştığını bilmemesi ya da bilebilecek durumda olmadığını ispat etmesi yahut sınırı aşmasından yasaca korunabilecek bir nedenin bulunması gerektiği - Ayrıca; taşkın inşaat sahibine karşı açılmış olan el atmanın önlenmesi ve yapının tecavüzlü bölümünün yıkılması davasında davalının “iyiniyet savunması” içinde “temlik tescil” isteğinin de bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği -
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, bu mümkün olmaz ise tecavüzlü bölümün bedelinin tahsili isteğine ilişkin açılan davada, taşkın yapı sahibinin iyiniyetli olup olmadığının ve kamu düzenini ilgilendiren ifraz hususunun araştırılması ve dava konusu parselin öteki paydaşının davaya dahil edilmesi gerekeceği–
MK.’nın 725. maddesi ile “taşkın inşaat sahibine” tanınmış olan hakların “taşkın inşaat yapılan arsa sahibine” de tanınması gerektiği -
Bir kimseye ait yapı yasal bir uygulama sonucunda başkasına ait bir parsel içinde kalmış ise, o kimsenin kendi arzu ve iradesi dışında idari bir kararla oluşan bu sonuçtan kusurlu sayılamayacağı, bu nedenle, imar parseli malikine karşı yapı sahibinin korunması gerektiği -
Müşterek mülkiyette, paydaşlardan birisinin elatmasının önlenmesini isteyebilmesine rağmen, kal (yıkım) isteminin tüm paydaşlar tara-fından istenebileceği -
MK.725 in uygulanabilmesini haklı gösteren en önemli koşulun “yapı malikinin iyiniyetli olması” olduğu, buradaki “iyiniyet” sözcüğü ile MK.3’deki “subjektif iyiniyet” in kastedilmiş olduğu, taşkın yapıdan zarar gören komşu arsa sahibinin, taşınmaza elatıldığını öğrendiği ta-rihten itibaren onbeş gün içinde buna itiraz etmemesinin yapı malikinin “iyiniyetli” sayılması sonucunu doğurmayacağı-
MK. 725/II’de bahsi geçen “iyiniyet”in, MK.3’de düzenlenmiş olan “subjektif iyiniyet” olduğu - Yapı sahibinin iyiniyetli olmaması halinde “aşırı zarar”ın bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, taşan kısmın yı-kılması gerekeceği - iyiniyetin varlığının mahkemece doğrudan doğruya araştırılacağı -
Taşkın inşaat teşkil eden kısmın yıkımı halinde, taşkın olmayan bölümün işe yaramaz hale gelip gelmeyeceği araştırılmadan hüküm veri-lemeyeceği-