Temlik davacısı-davalının, inşaata başlamadan önce kendisine düşen bütün dikkat ve özeni göstererek uyuşmazlığa meydan vermeyecek şekilde sınır tespit ettirmesi gerekli iken, yeterli özeni göstermeden dava konusu binayı inşa ettiği, taşınmazları birbirinden ayıran sınırı belli edebilmek için gerekli özeni göstermeyen davalının, davacıya ait arsaya tecavüz eden binadan dolayı iyiniyetli sayılmasının olanaklı olmayacağı-
İrtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimsenin, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebileceği, Medeni Kanunun 725. maddesinin uygulanabilmesini haklı gösterecek en önemli koşulun yapı malikinin iyiniyetli olması olduğu,(Durum ve koşulların haklı göstermesi) şeklinde açıklanan ikinci koşuldan ise imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı zarar ile taşkın yapı malikinin elde edeceği yarar arasında aşırı bir farkın bulunmaması, gibi hususların anlaşılması gerekeceği, temlik davacısının çap satın alan kişi olduğu, başka bir deyişle taşınmazı kesinleşmiş çap sınırlarına göre edinmiş olduğu, mülkiyet hakkının çap ile sınırlı olduğu-
Taşkın yapının korunması için, taşan yapının ta­mamlayıcı parça niteliğinde olması gerekli olup, Medeni Kanu­nun 725. maddesinin uygulanabilmesini haklı gösterecek en önemli koşulun, yapı malikinin iyiniyetli olması ve durum ve koşulların haklı göstermesinin olduğu-
Mahkemece elatma olgusu sabit görülerek dava kabul edildiğine göre haksız işgal tazmi­natı nitelikli ecriınisile de hükmedilmesinin gere­keceği-
Taşınmazına taşkın yapı inşa edilen E. Bina yapıldıktan sonra taşın­mazı satın almış olup, Y. 'nin kişisel hakkın E'ye karşı ileri sürme olanağı olmadığından Y. 'nin kendi çaplı taşınmazına bina yaparken gerekli öze­ni göstermemesi nedeniyle iyiniyeti kabulünün de olanaklı olmadığı-
Taşkın yapı malikinin ancak iyi niyetli olması, imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı zarar ile taşkın yapı malikinin elde edeceği zarar arasında aşırı bir farkın bulunması halinde uygun bir bedel karşılığında temliken tescil davası ile taşan kısmın mülkiyetini veya üzerine bir irtifak hakkı kurulmasını isteyebileceği–
Muhdesat hakkı sahibi kişisel hakkına dayanarak taşınmazı adına tescil ettirmediği sürece taşınmazın malikinin onun el atmasının önlenmesini ve yıkımını isteyebileceği ve muhdesat şerhinin kaldırılmasını talep edebileceği–
Başkasının yapısına tecavüz edilerek yapılan duvarın, TMK’nun 725. maddesi anlamında «yapı» niteliğinde olmadığından temliken tescilinin istenemeyeceği–