Hacizde İİK'nun 96 ve 97. maddelerinin uygulanmasına yönelik şikâyet üzerine verilen icra mahkemesi kararlarının kesin nitelikte bulunduğu- Davalı alacaklının hacizlerin kaldırılması konulu talebi ve bu talep doğrultusunda icra memurluğunca talep gibi karar verilerek dava konusu hisseler üzerindeki hacizlerin kaldırılmış olması karşısında, istihkak davasının konusuz kalmış olduğu- Davacı 3. kişi yararına yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmişse de, konusu alacakla ilgili olarak borçlu tarafından menfi tespit davası açıldığı görüldüğünden, anılan davanın sonucunun bu dava dosyası için bekletici mesele yapılması ve tarafların davadaki haklılık durumları tespit edilip, oluşacak sonuca göre yargılama giderlerine ve vekalet ücretine ilişkin karar verilmesi gerektiği-
Süresinde bankaya ibraz edilmeyen ve unsurları bulunmayan çeklerden dolayı açılan menfi tespit davasına konu lehdar ismi bulunmayan çek ile süresinde bankaya ibraz edilmeyen çekin yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği-  İspat yükü altında olan davalı-alacaklıda olduğu gözetilerek, tarafların tanık dahil gösterecekleri tüm delilleri toplanıp değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kambiyo senetlerinin ticari defterlere kaydının zorunlu olmadığı- Davacının kambiyo senedi vasfındaki senet nedeniyle borçlu bulunmadığını kesin delille ispat yükü altında bulunduğu-
Davacının, ödeme emrinin sehven tebliğ alınıp iade edildiği, takibin kesinleşmeden haciz tatbik edildiği ve borçlu ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığına dair şikayet talebinin, menfi tespit niteliğinde olmayıp, icra müdürlüğünün işlemini şikayet niteliğinde olduğu ve davaya icra hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılması  gerekeceği-
Menfi tespit davası-
Menfi tespit davası-
K.li evrak iptali, menfi tespit ve istirdat davasında, davalı hakkında açılan ceza davasının Yargıtay 7. Ceza Dairesi'nin kararı ile zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, Ceza Mahkemesince verilen ceza davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte bir karar olmadığı, ispat külfetinin davacılarda olduğu; davacıların asıl ve birleşen davada ileri sürdükleri itirazları usulüne uygun deliller ile kanıtlamakla yükümlü oldukları-