Borçlunun icra mahkemesine başvurusunun “takipten önce oluşan zamanaşımı”na ilişkin olması halinde,icra mahkemesince,talebin kabulü halinde “takibin iptaline”karar verilmesi gerekeceği;mahkemece bu durumda verilen “icranın geri bırakılması”kararı,alacaklı lehine olduğundan,alacaklının temyizi üzerine bozma nedeni yapılamayacağı-
“Borca itiraz” üzerine, icra mahkemesince “tedbir kararı” verilmiş olmadıkça icra takibinin durmayacağı;ancak icra mahkemesince “tedbir kararı” verilmişse,bu kararın verildiği tarihe kadar konulan hacizlerin geçerli olacağı-
İcra mahkemesine beş günlük hak düşürücü süre içinde bildirilmesi (yapılması)gereken “borca itiraz” ile “imzaya itiraz”ın ‘dava’ niteliğinde olmadığı,bu nedenle,müdahale (katılma) yoluyla süresinden sonra yargılamaya katılmanın mümkün olmadığı-
Borçlunun “borca itirazı” üzerine icra mahkemesince takip muvakkaten durdurulmuş ise itirazın reddi halinde borçlu aleyhine takip konusu alacağın % 40’dan (şimdi; %20'den) aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebileceği (takip muvakkaten durdurulmamışsa böyle bir tazminata hükmedilemeyeceği)-
Takip konusu senedin “alacak miktarı” bölümünde tahrifat yapıldığını belirtmiş olan borçlunun, bu iddiasının bilirkişi raporu ile sabit olması halinde, mahkemece “takibin tamamının iptaline” değil “senedin tahrif edilmiş olan kısmının iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Bono bedelinin hem yazı ve hem de rakamla gösterildiği durumlarda, bu iki bedel arasında fark bulunması halinde, yazı ile gösterilen bedele itibar olunacağı (TTK. 676)-
“Borca itiraz”ın bir “dava” olmadığı, bu nedenle,borca itiraz dilekçesinde,dava dilekçesindeki kayıtların bulunması gerekmediği;borçlunun dilekçesinde alacaklının isminin yanlış yazılmış olmasının,aynı dilekçede takip dosya numarası doğru olarak belirtilmiş olduğundan önem taşımadığı-
Takipten sonra işleyecek faiz oranları dönem dönem (kademeli olarak) değişkenlik gösterdiğinden, bu faiz oranına süresi içinde borçlu tarafından itiraz edilmemiş olsa bile takip talebinde istenmiş olan faiz oranının kesinleşmiş olmayacağı, bu hususun süresiz şikayet konusu yapılabileceği- Borçlunun beş günlük itiraz süresi içinde, hakkında yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte istenmiş olan aylık %... faiz oranına (örneğin % 57, 70, 80 vb. gibi) itiraz etmemiş olması halinde, takip hukuku bakımından “takipten öncesi için talep edilen” faiz miktarının kesinleşmiş olacağı ancak, ”işleyecek faiz oranı”na borçlu tarafından ‘süresiz şikayet yoluyla” karşı çıkılabileceği, bu durumda, icra mahkemesince değişken avans faizi oranları Merkez Bankasından sorularak, alınacak bilirkişi raporu çerçevesinde “takipten sonrası için istenebilecek faiz oranı”nın saptanması gerekeceği-
Hakkın özünden feragat edilmediği sürece, borcun ödenmiş olmasının, icra mahkemesine yapılan itirazın esasının mahkemece incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-