Tahsil ettiği alacağı yeniden takibe koyan alacaklının “kötüniyetli” veya “ağır kusurlu” olarak kabul edilmesi gerekeceği-
İcra takibinin, lehtarın veya ondan sonraki cirantanın cirosu ile çeki/senedi elinde bulunduran kişi (hamil) tarafından, keşideci veya çeki/senedi kendisine ciro etmemiş olan ciranta hakkında yapılmış olması halinde, hamil –çek/senet huzurunda imzalanmamış (ciro edilmemiş) olduğundan- imzanın keşideciye (cirantaya) ait olup olmadığını bilemeyeceğinden, imzanın borçluya ait olmaması (olmadığının saptanması) halinde, alacaklı (hamil) aleyhine tazminata/para cezasına hükmedilemeyeceği-
“Borca itiraz”ın icra mahkemesince mutlaka duruşmalı olarak inceleneceği ve tarafların duruşmaya gitmemeleri halinde icra mahkemesince önce “dosyanın müracaata bırakılmasına” sonra da “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
Açık bir hüküm bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazlarının Yargıtay’ca ret edilmiş ve böylece kararın o bölümünün bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde, ret edilen temyiz itirazlarının bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı-
Bono bedelinin hem yazı ve hem de rakamla gösterilmiş olmasına karşın, iki bedel arasında fark bulunması halinde, yazı ile belirlenen bedele itibar edileceği, ancak bu kuralın, rakam ile değeri belirten bölümde tahrifat yapılmaması halinde uygulanacağı - Senette tahrifat yapıldığının saptanması halinde, senedin tahrifattan önceki miktarı için geçerli sayılacağı-
Borca itirazın duruşma yapılarak incelenebileceği, yargılama sonunda icra mahkemesince “nisbi” değil “maktu” harç ve vekalet ücretine hükmedileceği-
Takip konusu Euro cinsinden alacağın yer aldığı bononun vade tarihi itibariyle TC merkez bankasından efektif satış kuru sorularak alacak miktarının belirlenmesi gerekeceği-
Borçlunun “borca itirazı” üzerine icra mahkemesince takip muvakkaten durdurulmuş ise itirazın reddi halinde borçlu aleyhine takip konusu alacağın % 40’dan (şimdi; %20'den) aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebileceği (takip muvakkaten durdurulmamışsa böyle bir tazminata hükmedilemeyeceği)-
“Vekaleten atıldığı” çekte (bonoda) açıkça belirtilmemiş olsa bile, dosyaya sunulan vekaletname içeriğinden senetteki imzanın vekile ait olduğunun saptanması halinde, senet bedelinden vekalet veren keşidecinin sorumlu tutulacağı-