İCRA VE İFLÂS KANUNU > 6 - İflâs Yoliyle Takip > - III - KAMBİYO SENETLERİ (ÇEK, POLİÇE VE EMRE MUHARRER SENET) HAKKINDAKİ HUSUSİ TAKİP USULLERİ: > - A) Haciz yolu ile takip: > Madde 169/a - İtirazın İncelenmesi
Takipten sonra işleyecek faiz oranları dönem dönem (kademeli olarak) değişkenlik gösterdiğinden, bu faiz oranına süresi içinde borçlu tarafından itiraz edilmemiş olsa bile takip talebinde istenmiş olan faiz oranının kesinleşmiş olmayacağı, bu hususun süresiz şikayet konusu yapılabileceği- Borçlunun beş günlük itiraz süresi içinde, hakkında yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte istenmiş olan aylık %... faiz oranına (örneğin % 57, 70, 80 vb. gibi) itiraz etmemiş olması halinde, takip hukuku bakımından “takipten öncesi için talep edilen” faiz miktarının kesinleşmiş olacağı ancak, ”işleyecek faiz oranı”na borçlu tarafından ‘süresiz şikayet yoluyla” karşı çıkılabileceği, bu durumda, icra mahkemesince değişken avans faizi oranları Merkez Bankasından sorularak, alınacak bilirkişi raporu çerçevesinde “takipten sonrası için istenebilecek faiz oranı”nın saptanması gerekeceği-
Borçlunun “takip konusu borcu ödediği”ni belirterek mahkemeye dayanak senetlere açıkça atıfta bulunan bir “ödeme belgesi” sunması halinde, mahkemece alacaklıya meşruhatlı davetiye gönderilerek “ödeme belgesi altındaki imzanın kendisine ait olup olmadığı”nın sorulması, duruşmaya gelmemesi halinde, belge altındaki imzayı ret ettiği kabul edilerek yöntemince imza incelemesi yaptırılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun “borca itirazı” üzerine icra mahkemesince takip muvakkaten durdurulmuş ise itirazın reddi halinde borçlu aleyhine takip konusu alacağın % 40’dan (şimdi; %20'den) aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebileceği (takip muvakkaten durdurulmamışsa böyle bir tazminata hükmedilemeyeceği)-
İcra takibinin lehtar tarafından keşideci-borçlu hakkında yapılmış olması ve borçlunun borca itirazının kabul edilmesi halinde alacaklı-lehtar borçlu tarafından yapılan kısmi ödemeleri ve senette tahrifat yapılmış olup olmadığını bilebilecek durumda olduğundan, yargılama sonunda icra mahkemesince alacaklı aleyhine “% 20’den az olmamak üzere” tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
İcra takibinin alacaklı vekili tarafından yapılmış olması halinde,borca itiraz edilmesi halinde,duruşma davetiyesinin borçlu asile değil borçlu vekiline gönderilmesi gerekeceği-
Borçluya, icra dairesinin yetki çevresi içinde ödeme emri tebliğ edilmiş olması halinde –borçlunun vekilinin değil- bizzat borçlunun kendisinin icra mahkemesindeki ilk duruşmada bulunması zorunlu olduğu ve bu nedenle ilk duruşma davetiyesinin bizzat borçlunun kendisine tebliğ edilmesi gerektiği-
Borçlu tarafından hem “icra dairesinin yetkisine” ve hem de “borca ve faize” itiraz edilmiş olması halinde,icra mahkemesince öncelikle ”yetki itirazı”nın incelenmesi ve bu itirazın yerinde bulunmaması halinde diğer itiraz nedenlerinin değerlendirilmesi gerekeceği-