Azilin haklı veya haksız azil olup olmadığı, haksız azil ise talep edilebilecek avukatlık vekalet ücretleri yargılama sonucunda tespit edileceğinden, dosyaya sunulan belgelere göre alacağın varlığı ve miktarının  yargılamayı gerektirmesi, sunulan belgelerin tek başına alacağın varlığına kanaat getirilmesi açısından yaklaşık ispat için gerekli şartları da taşımadığı, davalının İİK'nın 257 md.si uyarınca taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlanması  eylemi içersinde olduğuna ilişkin yeterli  şüphe uyandırıcak delillerinde dosyada mevcut olmadığı, bu nedenle yerel mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın sonuç itibari ile yerinde  ve  İ.İ.K. 257 vd. maddeleri ile HMK'nın ilgili hükümlerine uygun bir karar olduğu-
Talep dayanağı belgelerde davalılar V. Ltd. Şti. ve S.'ın imzalarının bulunmadığı gibi bu davalıların dava ve talep dayanağı belgelerde herhangi bir sıfatla yer almadıklarından ihtiyati haciz şartlarının da mevcut durum itibariyle oluşmadığı, davacı vekili davalılar arasında organik bağ olduğunu, davalı  I. Ltd. Şti.'nin alacaklılarını zarara uğratmak kastıyla faaliyetlerini diğer davalı şirket üzerinden muvazaalı olarak yürüttüğü yönündeki iddiası da yargılama sonucunda belirleneceğinden koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik kararındaki ret gerekçeleri ile özellikle HMK'nın 389. maddesi gereğince davalı şirkete ait taşınmazların ve menkullerin uyuşmazlık konusu olmaması ve İİK'nın 257. ve 258/1.maddesi gereğince ihtiyati haczin yasal koşullarının da oluşmadığının anlaşıldığı-
İİK'nın 257 ve 258. maddeleri uyarınca, davacının, davalıdan var olduğu iddia olunan alacağın varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesinin aranmadığı, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesinin yeterli olduğu, davacı davada, bu doğrultuda dosyaya sunduğu deliller ve mahallinde yapılan keşif üzerine alınan bilirkişi raporuna dayandığından, davacının, alacağının varlığını yaklaşık ispata yeterli delilleri sunduğunun kabulü gerektiği-
İstinaf konusu karar dava dilekçesi ile istenen ihtiyati haciz talebinin reddi ara kararı olup istinaf denetiminin ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabileceği- Mahkemece tarafların tüm delillerinin açıkça değerlendirilerek tensip ara kararıyla ihtiyati haciz talebinin hangi gerekçelerle reddedildiğinin oluşturulacak gerekçeli ara karara yansıtılması gerektiği- İlk Derece Mahkemesince gerekçeli karar yazılıp davacı vekiline tebliğ edilmesi gerekirken gereğinin yerine getirilmediği anlaşıldığından, mahkemece istinaf denetimine uygun gerekçeli bir ara karar yazılarak İhtiyati haciz talep eden ve davalılara tebliği için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmesi gerektiği-
2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 257/1.maddesi gereğince harçlandırılan dava değeri olan miktarla sınırlı olmak üzere ve  davacı tarafından alacağın  %10'u oranında teminat yatırılması halinde geçici hukuki koruma niteliğinde ihtiyaten haczine, teminat alınması, kararın infazı, yetkili icra dairesinin belirlenmesi ve ihtiyati hacizle ilgili diğer işlemlerin yargılamanın  devam ettiği ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,diğer talebe konu  araçlar ise davalılar adına kayıtlı olmadığından araçlar yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra İflas Kanunu'nun 257/1.maddesi gereğince harçlandırılan dava değeri olan miktarla sınırlı olmak üzere ve  davacı tarafından alacağın  %10'u oranında teminat yatırılması halinde geçici hukuki koruma niteliğinde ihtiyaten haczine, teminat alınması, kararın infazı, yetkili icra dairesinin belirlenmesi ve ihtiyati hacizle ilgili diğer işlemlerin yargılamanın  devam ettiği ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,diğer talebe konu  araçlar ise davalılar adına kayıtlı olmadığından araçlar yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı  şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde çok sayıda haciz işlemi uygulamasının bulunduğu, bu nedenle  davacının muaccel olan alacaklarının tahsilinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği, dava konusu işçilik alacaklarının vadesi gelmiş  (muaccel) ve rehinle temin edilmemiş alacak olarak kabul edilmesinin gerekli olduğu anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK 33. madde uyarınca , davacı tarafın uyuşmazlık konusu para alacağı konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesi isteminin 6100 sayılı HMK.’nun 389 ve devamı maddeleri kapsamında değil, ihtiyati haciz istemi ile ilgili İİK.’nun 257 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği-
Türk Ticaret Kanunu'nun 1353. maddesi ile İcra ve İflas Kanunu’nun 257. maddesi hükümlerine göre muaccel olmuş  çalışma karşılığı geniş anlamda ücret alacakları için ihtiyati haciz talep koşullarının mevcut olduğu-
Davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan davalının yetersiz ehliyetle araç kullandığı sırada meydana gelen kaza sonucu zarar gören 3. kişiye yaptığı ödemenin rücuan tahsiline ilişkin davada, davalı adına kayıtlı araç üzerine ihtiyati haciz konulmasını istediği, mahkemece yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmiş ise de dosyada mevcut kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu ve davanın niteliği dikkate alındığında ihtiyati hacze karar verilebilmesi için gerekli yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmiş olup, alacağın varlığının kesin ispatının bu aşamada gerekli olmadığı, bu nedenle mahkemece ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-