Mahkemece, şikâyet olunan alacaklı şirket haczinin düşmediği ve sıra cetvelinin doğru olduğu gerekçesiyle, şikâyetin reddine karar vermiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Uyuşmazlık, alacağın tamamının ipotek kapsamında bulunup bulunmadığı yani sıra konusunda olduğundan, icra hukuk mahkemesinin görevli olduğu-
Mahkemece, talebin, iflas idaresinin sıra cetveli düzenlenirken uyması gereken iflas hukuku hükümlerini ihlal ettiği iddiasına dayandığı, alacağın esas ve miktarına ilişkin bir itiraz ileri sürülmediği, buna göre somut uyuşmazlıkla ilgili yargılama görevinin icra hukuk mahkemesine ait olduğu-
Şikâyetin sıra cetvelindeki sıraya ilişkin olduğu, mahkemece, birden fazla şikâyet olunanın varlığı gözetilerek, yargılama gideri ve vekâlet ücretinden hangi şikâyet olunandan ve ne gerekçeyle tahsiline hükmedildiğinin gerekçede açıklanması suretiyle hüküm altına alınması gerekirken, ‘’davalıdan alınmasına’’ şeklinde karar verilmesi infazda tereddüt oluşturacağından, HMK.’ nun 297/2. madde hükmüne aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Kanun’un, davacı banka alacaklarının tahsilini teminen konulan hacizlerin ilk hacze iştiraklerinde ‘’diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan arî hakları aleyhine olmamak’’ şartını öngördüğü-
Mahkemece, şikâyetçinin ihtiyati haczinin kambiyo senedine mahsus takipte ödeme emrinin tebliğinden itibaren 10 günlük ödeme süresi sonunda kesin hacze dönüşeceği, buna göre şikâyetçinin haczi şikâyet olunanın haczinden sonra kesinleştiğinden sıra cetvelinin yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Mahkemece, ilk kesin haczin şikâyet olunan dosyasında olduğu gözetilerek, icra müdürlüğünce yapılan sıra cetvelinin doğru olduğu gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Haczedilmiş paranın temlikinin haciz alacaklısının karşı ileri sürülmesinin mümkün olmayacağı- Henüz kesin haciz isteme yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin, kambiyo senedine dayalı takipteki 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin dolması ile kesinleşeceği- Alacağın temliki ile alacaklının para üzerindeki tasarruf yetkisi sona ereceği- Vergi Dairesinin haciz bildirimi tarihine göre, 6183 sayılı Kanun mad. 21/1 uyarınca bu haczin, ilk hacze iştirak edeceği- Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, gerekçede yeni sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirlemesi, diğer bir anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarını göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK m. 17) gerektiğinden, hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekeceği-
Tasfiye halindeki Emlak Bankası’nın TMSF’ye devredilmiş bankalardan olmadığı, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun geçici 13. maddesinden yararlanmasının ise ancak diğer alacaklıların muvazaadan arî hakları aleyhine sonuç doğurmaması şartlarına bağlandığı-
Reddine karar verilen bir talebin yasaya uygun bir satış talebi olarak kabulüne yasal olanağın bulunmadığı, bu durumda; icra mahkemesince, gayrimenkullerin satışı için avans yatırıldığı, ancak satış talebinin reddine ilişkin icra müdürü kararının bu şekilde kesinleşmesi nedeniyle, geçerli bir satış talebinin bulunmadığı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikâyetin reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bu nedenle bozulmasının gerekeceği-