Mahkemece, davalıların bilirkişi raporuna itirazları ve ayrıca tapu kaydında “tarla ve fındıklık" vasfında görünen taşınmazların durumu belirlenerek ve ecrimisil hesaplanan yılların tümüne ilişkin; verim, üretim masrafları, kg fiyatları vs. içeren resmi veriler temin edilerek, Yargıtay denetimine uygun bilirkişi raporu alınarak hüküm kurulmasının gerekeceği-
Ecrimisilin, kötüniyetli zilyedin geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle hak sahibine ödemek zorunda kaldığı bir tür haksız fiil tazminatı niteliğinde olduğu-
Davacının taşınmazı kayden edindiği 20.07.2010 tarihinden itibaren dava tarihine kadar ki dönemi kapsar şekilde belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ihtarnamede verilen süre sonundan itibaren ecirimisilin hüküm altına alınmış olmasının doğru olmadığı-
Davacı tarafından açılan ve karara bağlanan tapu iptal ve tescil davasının kesinleştiği, 30.05.2008 tarihi itibariyle davacının ecrimisil talep edebileceği gözetilerek, 30.05.2008-30.09.2010 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil hesabı yapılması gerekirken, kira sözleşmesinin bitim tarihi olan 18.05.2008 tarihinden itibaren ecrimisil hesabına hükmedilmesi doğru değil ise de hüküm davacı tarafından temyiz edildiğinden bu hususun bozma nedeni sayılmayacağı-
Uzun süreli kullanıma muvafakat edilmesinin ecrimisil tahakkukuna mani olduğu, ancak el atmanın önlenmesi isteğinin reddine gerekçe gösterilemeyeceği, ihtar çekilmekle veya dava açılmakla muvafakatın geri alındığının kabulü, bu durumda elatmanın önlenmesi isteğiyle birlikte davacıların, davalıya gönderdiğini ileri sürdüğü ihtarnamenin mevcudiyeti halinde, ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren dava tarihine kadarki dönem gözetilmek suretiyle belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Davacı vekilinin dava dilekçesinde her yıl kademeli faiz talep etmesine rağmen mahkemece ecrimisile dava tarihinden itibaren yasal faiz hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Önceki dönem kesinleşen ecrimisil miktarı her yıl yeni dönem için ÜFE'nin tamamı oranında artırılmak suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere istenilen ecrimisil bedelinin saptanacağı-
Kayyım olarak atanan İstanbul defterdarının kayyımlık sıfatı ile açmış olduğu eldeki dava yönünden harç muafiyeti olmadığından, yargı harçlarını ödemesi konusunda usulünce önel verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-