Bir şikâyetin görülmesi ya da icranın geri bırakılması isteminin karara bağlanabilmesi için ortada derdest bir icra takibi olması gerektiği-
Şikayetçi tarafından ileri sürülen şikayet sebeplerinin gerekçesiyle birlikte tek tek tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, gerekçe gösterilmeksizin şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın müracaata bırakıldığı ve işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay geçtiği halde yenilenmediği gerekçesiyle HMK. mad. 150 gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup asli müdahelenin vekil aracılığıyla yapıldığı ve asli müdahilin hukuki yardım aldığı ve talebinde haklı olup olmadığı tartşılarak haklı görülmesi halinde lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği-
Ödenmeyen kira parasının tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine borçlunun itiraz etmesi üzerine davalı borçlu aleyhine açılan itirazın kaldırılması davasının yargılaması sonunda mahkemece, davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulmuş ise de itirazın ne miktar üzerinden kaldırıldığı belirtilmeksizin kurulan hükmün HMK 297/2 hükmü gözetilerek taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların infazda güçlük çıkarmayacak biçimde karar verilmesi gerekeceği- Mahkemece, borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle kaldırılmasına karar verildiğine ve kira parasının likit olmasına göre kira alacağı bakımından davacı yararına kabul edilen asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Yalnızca asıl dava hakkında karar verilerek, karşı dava hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamasının isabetsiz olduğu-
Mahkemece, HMK'nun 297. maddesi gereğince, borçluların, faiz ve komisyon alacaklarına yönelik talepleri de incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-
Alacaklı tarafından borçlu hakkında menfi tespit davasına konu çek ile ilgili takip, menfi tespit davasında verilen tedbir kararından önce başlatıldığından, verilen bu tedbir kararı, önce başlatılan icra takibinin iptali sonucunu doğurmaz ise de çekin icra takibine konulmaması yönünde verilen tedbir kararına rağmen takibe devam edilemeyeceğinden icra takibinin durdurulması gerekeceği- Mahkemece, borçlu tarafından çek tazminatı ve çek komisyonu istenemeyeceği ileri sürüldüğü halde borçlunun bu itirazı yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin doğru olmadığı-
Borçlu vekilinin İcra Mahkemesi’ne başvuru nedenleri arasında takipte borçlu olarak gösterilmesinin hatalı olduğu yönünde de şikayetinin bulunduğu, İcra Mahkemesi'nce bu konuda olumlu veya olumsuz bir kararın verilmediği, mahkemece, anılan şikayet değerlendirilerek oluşacak kanaate göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece asıl ve birleşen dosyalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, tek hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-