Kısa ve gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. Bu çelişkinin giderilmesi için yeni bir karar oluşturulması gerekeceği-
İcra takibi,ihtiyati haciz kararı ile başlatılmıştır. Bu durumda,ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinde takip yapılabileceğinden "görevsizlik kararırı"nın yerinde olmayacağı-
Tarafların tacir olmaları halinde, dayanan yararına delil olabilmeleri için defterlerin tasdikli, defter kayıtlarının dayanağının mevcut olması gerekeceği, bu vasfı taşımayan defter kayıtlarının tacir yararına delil oluşturmayacağından, mahkemenin tarafların ticari defterlerini incelettirmeden kuracağı kararın bozulması gerekeceği-
Tüketici kredisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, tüketici mahkemelerinde sonuçlandırılması gerekeceği-
Bankaya ibraz edilen çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle bankanın doğan hukuki sorumluluğun kapsamı-
Mahkemece toplanan delillere göre davalı şirketi temsilen üç kişinin görevlendirildiği ve bu üç kişiden birinin imzalayacağı belgeyle şirketi temsil edeceği belirlenmiş ve ayrıca vekâletname ile başka bir kişinin de şirketi temsil edeceğinin kararlaştırıldığı, dosya içeriğinden anlaşılması gerçeği karşısında; vekâletle görevlendirilenle birlikte şirketi temsil yetkisi verilen bir kişinin birlikte imzaladıkları sözleşme şirketi bağlayacağından, “itirazın iptali ve inkâr tazminatı” yönünde karar veren mahkeme kararının onaylanması gerekeceği-
Tüm hukuki istemler, Borçlar Yasası’nın 19 ve Medeni Yasa’nın 2. maddeleri gözetilerek dürüstlük kuralları çerçevesinde yorumlanmalıdır. Burada, kullanılan sözcüklere değil; istemde bulunanın gerçek amacına bakılmalıdır. Dava konusu olayda, davalı tarafından verilen itiraz dilekçesi içeriği göz önünde tutulduğunda; ilamsız icra takibinin konusunu oluşturan alacak tutarı ile faize itiraz edildiğinin benimsenmesi gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, işin esasının incelenmesi gerekirken, dosya kapsamına uymayan gerekçelerle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden hükmün bozulmasını gerektireceği-
İştirak halinde mülkiyette, ortaklardan birinin açtığı itirazın iptali davasında; “aktif husumet yokluğundan davanın reddi kararı”nın yerinde olduğu-