Yerleşim alanları içerisinde yer alan taşınmazlar bakımından ekonomik amaca uygun zilyetlik aranmadığından ve taşınmaz arsaya dönüştüğünde C.’in zilyedinde bulunan ve krokide A harfiyle gösterilen yer üzerinde belirlenerek kroki kapsamına alınmasının, koordinatlı ve ölçekli krokinin teknik bilirkişiye düzenlettirilmesinin, miktarının belirlenmesinin ve Veli'ye satılan yer dışında C. tarafından tasarruf edilen taşınmaz bölümü bakımından davanın kabulüne karar verilmesinin gerekeceği-
TMK.nun 713/7. fıkrası gereğince, krokinin kararın eki niteliğinde olduğu, bu nedenle kararda, tescili istenilen taşınmazın niteliği, yeri, sınırları ve yüzölçümünün belirtileceği ve karara, uzmanlarca düzenlenen teknik bilgileri içeren ölçekli krokisinin de ekleneceği, gerek mahkemenin, gerekse bilirkişinin TMK.nun 713/7 fıkrasını gözardı etmesinin açıklanan ilkelere ve olgulara aykırı düşeceği-
Kural olarak TMK.nun 713 ve 3402 sayılı Yasa’nın 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil ve tapu iptali tescil davalarının tanık dahil her türlü delille ispatının mümkün olduğu-
Yürürlüğünün durdurulması kararının verildiği 17.03.2011 tarihinden önce açılmış bulunan davalar bakımından maliki 20 yıl önce ölmüş ve o tarihten dava tarihine veya kayıt maliki adına bulunan tapu kaydının intikal gördüğü tarihe kadar diğer kazanma koşulları yanında 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür davalar bakımından kazanılmış (müktesep) hakkın kabulünün gerekeceği, uyuşmazlığa konu yapılan tapu kaydı; malikin ölüm tarihinden itibaren 20 yıllık kazanma süresi geçtikten sonra intikal görmüş ise bu tür intikal gören kaydın hukuken bir değer taşımayacağı ve intikal maliklerine herhangi bir hak bahşetmeyeceği, yine dava açmamış ancak; Anayasa Mahkemesi’nin verdiği yürürlüğünün durdurulması karar tarihi olan 17.03.2011 tarihinden önce hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğunun da kabulünün gerekeceği-
Taşınmazın fen bilirkişilerince düzenlenen rapor ve krokide B harfi ile gösterilen kısmının tapulama harici alanında kaldığı, ilke olarak kadastro tespitiyle kadastrodan önceki zilyetliğin kesintiye uğrayacağı ve kadastrodan sonra başlayacak zilyetliğin süresine eklenmeyeceği, dava konusu krokide B harfi ile gösterilen taşınmaz kısmının komşu parsel tutanaklarına göre 14.01.2003 tarihinde tespit harici bırakıldığı, bu tarihten eldeki davanın dava tarihine kadar yirmi yıllık zilyetlik süresinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin de mahkemece gözönünde bulundurulmasının gerekeceği-
Mahkemece taşınmazın kamu hizmetine tahsis edilip edilmediği hususu ile usulüne uygun olarak orman araştırması yapılmasının, dava konusu taşınmazın imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla kazanılmasına engel bir durumunun bulunup bulunmadığının etraflıca araştırılmasının, ondan sonra dosyanın bir bütün halinde değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekeceği-