E.tmanın önlenmesi istemine ilişkin davada, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup, davalı derneğin dava konusu yerde kullanımının olup olmadığının keşfen belirlenip, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve taşınmazın eski hale iadesi isteklerine ilişkin açılan davada, davacının ortağı olduğu şirketin davalı şirkete devrettiği maden sahası ile ilgili krokinin ve devir sözleşmesinin istenmesi, mahallinde Harita Mühendisi ve Maden Mühendisinin de katılımı ile keşif yapılıp tarafların ve 18.9.2002 tarihli belgede imzası bulunan tanıkların keşifte dinlenerek davalıya devredilen maden sahasının sınırlarının saptanması, iddianın ileri sürülüş biçimine göre davalı şirketin davacı taşınmazına fiili bir elatmasının bulunup bulunmadığının saptanması, davacıya ait taşınmazın maden işletme sahası içinde kalıp kalmadığının ve davacının imzasını taşıyan 18.9.2002 tarihli belge kapsamının bu saha ile ilgili olup olmadığının saptanarak iddia ve savunma doğrultusunda, mülkiyet hakkını düzenleyen TMK hükümleri, olaya uygun düşen Maden Kanunu hükümleri ve dosyadaki devir sözleşmesi ile davacının imzasını taşıyan 18.9.2002 tarihli belge içeriği de değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği( HMK. mad. 311)- Davalılar ile dava dışı paydaş F.Y. arasında yapılan kira sözleşmeleri pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadığından geçersiz olup davacılar da dava tarihinden önce çektikleri ihtarnameler ile kira sözleşmelerine icazet vermediklerini ve taşınmazı boşaltmalarını davalılara bildirdiği- Davanın açıldığı tarih itibariyle davacılar, davalarında haklı olduğuna göre, davalılar M.A. ve Z.B.'un da yargılama giderleri ve yargılama giderlerinden sayılan vekâlet ücretinden sorumlu tutulmaları gerekirken bu kişiler yönünden yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekalet ücreti verilmesine karar verilmiş olmasının isabetsiz olduğu-
E.tmanın önlenmesi ve kâl davasında, keşif neticesinde alınan bilirkişi raporunda davalı taşınmazının yola tecavüzü olup olmadığının açıklandığı anlaşıldığından, mevcut delil durumuna göre davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davacı vekilinin keşif delilinden vazgeçtiği gerekçesiyle davanın usulden reddedilemeyeceği-
El atmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteğine ilişkin açılan davada, davalı A.B.'nin dava dilekçesinde taraf olarak gösterilmemiş olması, dosya kapsamında davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaması ve HMK'da dahili davalı müessesesinin de söz konusu olmaması nedenleriyle, A.B. adına açılan davanın usulüne uygun olarak açıldığından bahsedilemeyeceği, A.B. hakkında açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği- Çekişme konusu taşınmazda davalının kayıtla ilgisi bulunmadığı halde davalının mutlak el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken davacı payı oranında el atmanın önlenmesine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, taşınmaza yönelik olarak paydaşlar arasında fiili taksim yapılıp aralarında yapılan taksim uyarınca taşınmazın kullanıldığı açık olup paydaşların kullandıkları kısımlara el atmanın mevcut olup olmadığının tespiti gerektiği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, dava konusu yerin kapsamının açıkca belirlenip, önceki raporlar ve 3091 Sayılı Yasa uyarınca yaptırılan soruşturma sırasında alınan kroki arasındaki çelişkilerin giderilip, ondan sonra bir karar verilmesi gerektiği-
Çaplı taşınmazdaki bağımsız bölüme el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin açılan davada, mahkemece, uyuşmazlığın aile mahkemesinin görevinde kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği- Görev kamu düzeniyle ilgili olup, mahkemece davanın her aşamasında ve re’sen gözetilmesi gerekli bir usul kuralı olduğundan, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davanın konusuz kalması halinde kurulacak hükmün sonuçları ile sair şekilde kurulacak hükmün sonuçlarının aynı olmayacağı- Davalıların dava açılmasına sebebiyet verip vermediğinin belirlenmesi ve yargılama giderlerinin de buna göre karar altına alınması gerekeceği- Davaya konu taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılmamış müdahale olgusu belirlenmemiş,davalıların taşınmazı haksız kullanımlarının tespiti halinde ise dava açıldıktan önce mi ya da sonra mı dava konusu taşınmazı boşalttıkları,duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmadığı- Yerinde uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılması davalıların taşınmaza müdahalesi olup olmadığının müdahale var ise dava açılmadan önce mi sonra mı sonlandırıldığının belirlenmesi hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-