Bononun teminat senedi olduğunu ispat yükünün davacıya ait olduğu - Senedin miktarı itibariyle de HMK'nın 200 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu iddianın yazılı delille ispatının gerekeceği - Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesin bir mahkûmiyet kararı olmadığından, ortada ceza hukuku anlamında kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmü bulunmadığından, TBK 74 üncü maddesi uyarınca hukuk hâkimini bağlamayacağı-
Bölge Adliye Mahkemesince kurulan nihai hükümde, İlk Derece Mahkemesince benimsenen kanaat doğrultusunda ceza dosyası kapsamında alınmış Adli Tıp Kurumu imza inceleme raporunun yeterli bulunduğu ve hükmün bu doğrultuda kurulduğu, ancak dosya kapsamından da anlaşıldığı gibi ................ Asliye Ceza Mahkemesi'nin .................... sayılı kararı henüz tüm sanıklar için kesinleşmemiş olup, mahkemece bizatihi imza incelemesi de yapılmadığı gözetilerek Borçlar Kanunu'nun 74 üncü maddesi gereğince bu kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerekeceği-
Dava konusu senetteki imzanın, borçlusunun elinin mahsulü olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumunca düzenlenen raporda yer alan [kuvvetle muhtemel borçlunun eli ürünü olduğu] sözcüklerinin anlamı-
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan taşınmaz satış sözleşmesine konu taşınmazda geçit hakkı tesisi bakımından taşınmazın yolunun açılması ve imar çağının alınması ile ilgili yapılacak işlerin karşılığı olarak verildiği iddia edilen çekler nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı hususundadır...
Uyuşmazlık, ipoteğin fekki koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır...
Uyuşmazlık, takibe ve davaya konu çekin iradeyi sakatlayan sebeplerle düzenlenip düzenlenmediği, burada varılacak sonuca göre davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığı noktalarında toplanmaktadır...
İtiraz edilmeden kesinleşen iflas yoluyla takipten sonra açılan menfi tespit davasının bekletici sorun yapılmamasında bir isabetsizlik bulunmadığı, depo emrine konu borç miktarını tespit eden bilirkişi raporunun denetimi elverişliği olduğu ve karar tehiri icra talepli olarak temyiz edilmediğinden, depo edilen tutarın davacı tarafa ödenmesinin yasaya uygun olduğu-
Kredi kartı üyelik sözleşmesinin imzalanma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı Kanun uyarınca taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre faizin belirlenmesi ve bu hususa ilişkin bilirkişi raporunun da değerlendirilmesi gerekirken 6098 sayılı Kanun'un 88 ve 120 inci maddelerinin uygulanmasının doğru olmadığı -
Kooperatif ana sözleşmenin 14 ncü maddesinin ikinci fıkrasına göre ilk ihtarnamenin şekli bakımdan incelenmesine başlanılıp ödemesi 30 gün geciktirilmemiş aidat borcunun yer aldığı bu ihtarnameye dayalı olarak ihraç kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken şekli nedenlerden sonra inceleme sırası gelen ihtarnamelerin gerçek borcu yansıtmadığı yönünde esasa ilişkin nedene dayanılması yerinde değil ise de kararın sonucu itibariyle doğru olduğu-
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibinin dayanağı olan ipoteğin, 07.01.2008 tarihli olup 310.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği niteliğinde olduğu; üst sınır ipoteğinde asıl alacak, faiz ve diğer giderler üst sınırı aşamayacağı-