Yapılan ödemelerin bir başka akdi ilişki nedeniyle yapıldığı savunmasında bulunan davalı alacaklının ödemelerin hangi akdi ilişkiye istinaden yapıldığını delilleri ile birlikte ortaya koyması gerektiği- Mahkemece, ödemeye dayanak teşkil eden senetler ile buna istinaden yapılan ödemeleri gösteren makbuzlar karşılaştırılarak dava tarihi itibariyle ödeme yapılan miktar yönünden davanın kabulüne, varsa eksik ödeme tutarı üzerinden davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Müşterek çocuğun okul ve servis giderleri için yaptığı harcamaların davacının iştirak nafakası borcuna mahsuben yapıldığının kabul edilip edilemeyeceği- Davacı "müşterek çocuğunun özel okulda okuyabilmesi ve davalının bu yöndeki talebi üzerine, iştirak nafakası borcundan çok daha fazlasını nafaka borcuna mahsuben ödediğini" ileri sürmüşse de, davalı bu konuda aralarında bir anlaşma olduğu iddiasını kabul etmemiş olduğundan, dava dışı okul ve servis yetkililerine yapılan ve iştirak nafakası borcuyla ilgili herhangi bir açıklama içermeyen dekont ve tanık beyanlarının davacının iddiasına ispata yeterli görülemeyeceği-
İcra takibine konu 100.000 USD bedelli bono sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemi- Murisin, husumet duyduğu davacının miras payını almasını engellemek ve davacıya zarar vermek üzere davaya konu bonoyu düzenlediği, davalı tarafından borcun kaynağı hakkında delil de sunulmamış olması hususları bir arada değerlendirildiğinde davaya konu bononun muvazaalı olarak düzenlenmiş olduğu, ve davalıların bedelsiz olduğunu bildikleri senedi icraya koyarak kötü niyetle hareket ettikleri sonuç ve kanaatine varıldığı- Yabancı para borcu ile ilgili alacaklarda talep edilen yabancı paranın dava tarihindeki efektif döviz kuru karşılığı Türk Lirası üzerinden, karar tarihindeki tarifeye göre vekalet ücreti ile nisbi karar ve ilam harcının hesaplanması gerektiği- Yabancı paranın karar tarihindeki efektif döviz kuru karşılığı esas alınmak suretiyle hesaplama yapılmasının hatalı olduğu-
Yasal zorunluluk kaldırıldıktan yaklaşık 9 yıl sonra  bonoya damga pulu yapıştırılması- Menfi tespit-
Menfi tespit istemi- Kapalı fatura, fatura bedellerinin ödenmiş olduğuna karine teşkil edeceğinden, bu karinenin aksini yani fatura bedellerinin ödenmediğini davalı alacaklının yazılı delille ispatlaması gerektiği-
Menfi tespit davalarının sırf nispi ticari dava olması nedeniyle TTK'nın 5/A maddesi kapsamına alınması ve böyle bir davayı açmak isteyen kişinin önce arabulucuya başvurmaya zorlanmasının kanuna aykırı olduğu-
Davalının müvekkilleri hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip başlattığını, ciro silsilesinin düzgün olmaması sebebiyle davalının hak sahibi olmadığını, müvekkillerinin herhangi bir borçlarının bulunmadığını ileri sürerek, davalıya borçlu olmadıklarının tespitine ve % 20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ettiği davada -
Menfi tespit davasının reddine karar veren mahkemenin, borçluyu tazminata mahkum edebilmesi için, alacaklının borçluya karşı bir icra takibi yapmış olması ve borçlunun bu icra takibini durdurulması veya icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı almış ve bu ihtiyati tedbir kararının uygulanmış- infaz edilmiş olması gerektiği-
Menfi tespit davalarında ispat külfetinin davacıda olduğu ve 6100 sayılı HMK'nın 201. maddesi uyarınca senede karşı ileri sürülen iddiaların senetle ispat edilmesi gerektiği, 'davalı beyanının ikrar niteliğinde olmadığı' gözetilmeksizin, yeteri kadar ispat koşullarını taşımadığı halde 'bu senedin hile ile imzalattırılmak suretiyle alındığı' gerekçesiyle, davacı iddiasına konu olayların hile niteliğinde değerlendirilerek soyut tanık beyanlarına itibar olunarak bu senet yönünden 'davanın kabulüne' karar verilmesinin doğru olmadığı-
Menfi tespit davası borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takibin duracağı, ilamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icranın kısmen veya tamamen eski hale iade edileceği-