Nafaka borçlusunun ölümü ile velayet kendisine verilmeyen anne ya da babanın çocuğa bakım görevi sona ereceğinden ve ölüm tarihinden itibaren miras hukuku devreye gireceğinden, bu tarihten sonrası için de nafaka işlemeyeceği-
Ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da ispat edilmediği halde ana bakım, şefkatine muhtaç müşterek çocuğun babanın velayetine bırakılmasının usul ve kanuna aykırı olacağı-
Velayet hakkının kaldırılmasının, ana ve babanın çocukları ile kişisel ilişki kurma hakkını da ortadan kaldırmayacağı-
TMK.’nun 166/3 maddesi uyarınca tarafların üzerinde anlaştıkları protokole aykırı şekilde kişisel ilişki tesisi halinde hükmün bozulması gerekeceği-
Mahkemenin boşanmaya karar verirken velayet kendisine verilmeyen eşle çocukların kişisel ilişkisini düzenlemek zorunda olduğu, tarafların müşterek çocuklarının velayeti davacı-davalı anneye verildiği halde, babanın müşterek çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesine ilişkin bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektireceği-
Müşterek çocuk ile baba arasında; çocuğun eğitimini aksatmayacak ve anneyi hafta sonları eve bağımlı kılarak velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olmayacak şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi gerekeceği-
Velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki tesis edilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulması gerekeceği-
Boşanma davasından sonra tarafların biraraya gelip altı-yedi ay süreyle aynı evde birlikte yaşamalarının, davadan önceki kusurlu davranışların affedildiğini veya en azından hoşgörüyle karşılandığını göstereceği, bu halin, tarafların kusurlarını ortadan kaldıracağı, affedilen veya hoşgörüyle karşılanan olaylar nedeniyle artık tarafların kusurlu kabul edilemeyeceği, kusur bulunmayınca da maddi ve manevi tazminata hükmedilemeyeceği-
Boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten başlamak üzere çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
Velayeti farklı ebeveyne verilen çocukların velayet verilmeyen eşle kişisel ilişkileri düzenlenirken; görüşme dönemlerinde çocukların bir arada ve birbirlerini görebileceği şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi gerekeceği-