İİK.'nun 68/son maddesine göre tazminata hükmedilebilmesi için "talebin esasa ilişkin nedenlerle reddi" şeklindeki koşulun oluşmasının gerektiği-
Borçlu, icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile yetki itirazı üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla alacaklının yetkiye itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine yaptığı başvurunun İİK'nun 70. maddesi uyarınca icra mahkemesince mutlaka duruşmalı olarak yapılması gerektiği-
Mahkemece, takibin başlatılmasından sonra borcun ödenmiş olması nedeniyle alacaklının takip yapmasında haklı olduğu gözetilerek, itirazın kaldırılması isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Kat malikleri kurulu kararları ve kesinleşmiş işletme projeleri, İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olup, geçersizliği genel mahkemelerde açılacak bir dava ile kanıtlanmadığı sürece ilamsız takibe konu edilebileceği- Site yönetiminin takip konusu aidat borcu için 634 sayılı Yasanın 37. maddesine göre aidat borcu bulunanları takip etmesinde taraf sıfatı bulunduğundan, borçlu hakkında takip yapmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Rehin açığı belgesi kimin hakkında düzenlenmiş ise ancak onun açısından İİK'nun 68. maddesinde yazılı belgelerden sayılacağı-
Kira sözleşmesinde kiralananın restoran olarak kullanılacağı belirtilmiş olmasına rağmen dosya kapsamından kiracının TTK.nu kapsamında tacir olup olmadığının anlaşılamadığı, bu durumda, mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak, tacir olması durumunda hakkında TBK.nun 344. maddesinin 1.7.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı ve sözleşmedeki artış hükmünün geçerli olacağının gözetilmesinin, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise; yeni yasal düzenleme karşısında uygulanacak artış miktarının ÜFE yi geçmemek üzere uygulanacağı gözetilerek sonuca gidilmesinin gerekeceği-
İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklının, diğer tarafın talebi üzerine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerekeceği-
Borçlular vekilinin icra mahkemesine verdiği dilekçede; icra emri gönderilebilmesi için muaccel hale gelmiş bir borcun bulunması gerektiğine yönelik beyanın borca itiraz niteliğinde olduğu, borçlular yasal süresi içinde toplam borç tutarına ilişin Noter ihtarnamesine karşı cevabi ihtarname ile itiraz ettiğine göre mahkemece bilirkişi aracılığı ile İİK’nun 68/b madde koşullarında inceleme yapılmasının ve krediyi kullandıran tarafın İİK'nun 68/b maddesi çerçevesinde alacağını diğer belgelerle kanıtlamasının zorunlu olduğu, bu durumda alacağını ispatlamak zorunda olan; krediyi kullandıran taraf yani alacaklı olduğuna göre ispat yükünün alacaklıda olduğu-
Alacaklının itirazın kaldırılması talebi, sadece takip dayanağı belgenin, İİK'nun 68/1. maddesinde belirtilen belge niteliğinde olmadığı gerekçesiyle işin esası incelenmeksizin reddedildiğinden, borçlu yararına alacaklının tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
