İCRA VE İFLÂS KANUNU > - İlâmsız Takip > - VI. ÖDEME EMRİ VE İTİRAZ > - İTİRAZ > - 6 – İtirazın hükümden düşürülmesi: > Madde 68 - b) İtirazın kesin olarak kaldırılması
Madde Listesi Madde 68 - b) İtirazın kesin olarak kaldırılması
Taraflar arasında yapılan sözleşme ile 32.411,81 Euro’nun temlik edildiği, ödeme taksit ve miktarlarının açık şekilde belirtildiği, ödemelerin herhangi bir kayıt ve şarta tabi tutulmadığı, borçlu tarafından sözleşme altındaki imzaya da bir itiraz olmadığı, bu hali ile takip dayanağı belgenin İİK 'nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya itirazın kaldırılması olanağını tanıyan "borç ikrarını içeren" belge niteliğinde olduğu-
Takas mahsup talep edilen takip dosyalarının her ikisinin de kesinleştiği anlaşıldığından, mahkemece, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının takibine dayanak yaptığı belgelerin, kayıtsız şartsız, belirli bir para borcu ikrarını içermekte olup, İcra Müdürlüğü’ne yapılan itirazda, belge altındaki imza açıkça inkar edilmediğinden İİK'nun 68. maddesi kapsamında bulunan belge niteliğinde olduğu-
Takip konusu asıl alacağa itiraz edilen hallerde, bunun eklentilerine de karşı çıkılması itirazın doğal sonucu olup, inkar tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanmasının zorunlu olduğu-
Hapis hakkına dayalı olarak başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe karşı alacak muaccel olmadığından bahisle hapis hakkının kullanılamayacağına ilişkin borçlunun iddiasının mahiyeti itibariyle şikayet değil, itiraz niteliğinde olduğu, takip şekline göre söz konusu itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerekeceği, icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı-
İİK'nun 143. maddesine göre düzenlenen kesin aciz vesikası, İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olmakla, alacaklının aciz vesikasında yazılı miktar üzerinden icra takibi yapması mümkün olup, itirazın kaldırılması aşamasında icra mahkemesince aciz vesikasında yazılı borç miktarının tartışma konusu yapılamayacağı-
Gerek aciz vesikasındaki tarih, gerekse aciz vesikasının verildiği icra dosyası esas numarası göz önüne alındığında 20 yıllık sürenin dolmadığı, takip dayanağı kesin aciz vesikası İİK. 68/1 anlamında belge olup, mahkemece borçlunun itirazlarının esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesinin gerekeceği- Mahkemece, “icra takip dosyasının SEKA'ya gönderildiği, verilen aciz vesikasının tarihinin okunamadığı, tebligatların ve tahsilatların takip edilemediği, tarihler arasında çelişki olduğu ve aciz vesikasın tarihinin okunabilen kısmının 20.09.200... şeklinde olduğu” belirtilmişse de, esasen, aciz vesikasının düzenlenme tarihi ile dosya kaydının kapatma tarihinin karıştırılması olduğu ve aciz vesikasının verilme tarihinin il merkezinde Adalet Bakanlığınca aciz vesikası sicili tutmakla görevlendirilen icra dairesinden tespit edilebileceği (İİK. Yön. mad. 94)-
Alacaklı çevre ve Şehricilik İl Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bağlı bir birim olup ayrı bir tüzel kişiliği yok ise de; başvuru Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı temsil yetkisi bulunan hazine vekili tarafından başlatılan takipte yine hazine vekilince itirazın kaldırılması talep edildiğinden, mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin esasının incelenmesi gerekirken aktif husumet yokluğundan davanın reddi yönünde karar verilemeyeceği-
Borçlunun taraf olarak gösterilmediği bir davada verilen ilam resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri belge olarak kabul edilemeyeceğinden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin gerekeceği-