Takip talebinde ve ödeme emrinde alacak sebebi olarak ............. de meydana gelen yangın ve işlemiş faiz miktarı gösterildiğinin, bu şekilde İİK.'nun 58/3. maddesinin aradığı faizin işlemeye başladığı gün ve faiz miktarı gösterilmesi şartının karşılandığının, işlemiş faizin fahiş olup olmadığı hususunun takip şekli itibari ile takibe itiraz konusu olduğunun, somut olayda da ............'de icra dosyasına takibe itiraz edildiğinin anlaşıldığı, somut olayda borçlunun istemi itiraz konusu olup şikayet konusu olmadığından İcra Mahkemesince şikayetin tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin ve BAM tarafından da istinafın esastan reddine karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Somut uyuşmazlığın incelenmesinde; borçlunun, aleyhine başlatılan adi kiraya ve hasılat kiralarına ait icra takibinin konusu olan alacak için daha önce.............. İcra Müdürlüğünün ............ Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin halen derdest olduğunu ileri sürdüklerinin görüldüğü, bu durumda, Dairemizin değişen içtihadı gereğince borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK’nın 16/2. maddesine dayalı şikayet niteliğinde olup, İlk Derece Mahkemesince istemin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, talebin itiraz olarak nitelendirilmesi ile yazılı şekilde sonuca gidilmesinin ve borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddinin yerinde görülmemiş olduğu-
Dairemizde, asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli, hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu şikayetinin İİK 16/2 kapsamında süresiz olarak incelenmesi gerektiği kanaatine varılarak görüş değişikliğine gidildiği, o halde Bölge Adliye Mahkemesince, asıl borçlu ve ipotekli taşınmaz malikinin yöntemine uygun hesap kat ihtarı tebliğ edilmediğine ilişkin istinafının esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Uyapta kayıtlı takip talebinde yabancı para alacağının TL karşılığı gösterilmediği gibi, harca esas değerinin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığı anlaşıldığından takibin iptali gerektiği- Borçluya ödeme emri tebliğ edilmeden takip talebindeki eksikliklerin giderildiği, ancak ödeme emrindeki eksikliklerin giderilmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken, İİK 150/ı maddesi gereğince yapılması zorunlu tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu şikayetinin İİK 16/2 kapsamında süresiz olarak incelenmesi gerektiği-
İcra takip dosyasında, şikayetçi hakkında hali hazırda düzenlenmiş iki ayrı takip talebi bulunmakta olup, Bölge Adliye Mahkemesinin ilk takip talebindeki eksikliklerin yeni takip talebi ile giderildiğinden bahisle şikayete konu ilk takip talebinin hükmü kalmadığı gerekçesinin aksine, şikayete konu ilk takibin iptal edilmediği sürece ayakta ve geçerli olduğu, dolayısıyla şikayetçinin takibe dayanak bonoda isim ve imzası bulunmadığı halde şahsen borçlu sıfatı ile gösterildiği takip talebinin iptalini istemekte hukuki yararının bulunduğu, o halde Bölge Adliye Mahkemesince, şikayete konu takip talebi hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligatın ilamlı takipte takip şartı olduğu ve usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğuna ilişkin şikayetinin süresiz olarak incelenmesi gerektiği- Alacaklı bankanın İİK’nın 150/ı maddesi gereğince ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapabilmesinin kat ihtarının tebliğine bağlı olduğu ve bu hususun takip şartı olduğu-
Takibe dayanak ilam bozulmuşsa da, şikayet tarihinde henüz takibe dayanak ilamı hakkında verilmiş bir bozma kararı bulunmadığımdan ilamın ayakta olduğu ve borçlunun şikayette hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerektiği- "İlama aykırılık şikayetinin istinaf incelemesi devam ederken bozularak ortadan kalktığı anlaşıldığından, şikayetin konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve şikayet tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinden sorumlu olacak tarafın belirlenmesi ile yetinilmesi gerektiği" şeklindeki karşı oyun kabul edilmediği-
Asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK m.16/2 gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu şikayetinin İİK 16/2. kapsamında süresiz olarak incelenmesi kanaatine varıldığı (Y 12 HD görüş değişikliği)-
İcra kefaletinin Türk Borçlar Kanunu'na göre geçerli olmaması nedeniyle icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetin süresiz olarak yapılabileceği-