Taşınmaza konulan hacizden sonra, taşınmazın mülkiyeti, mahkeme kararının kesinleşmesiyle üçüncü kişiye geçmiş olduğundan ve bu kararda haczin kaldırılması ile ilgili bir hüküm bulunmadığından, üçüncü kişinin ancak genel mahkemelerde açacağı dava yolu ile haczin kaldırılmasını talep edebileceği- Alacaklı, "borçlunun noterde düzenlenen mirastan feragat sözleşmesiyle ivaz karşılığında mirastan feragat ettiğini" ileri sürmüşse de bu hususun dar yetkili icra mahkemesince incelenemeyeceği- Mahkeme kararına dayalı olarak taşınmazın maliki olan üçüncü kişi, haczin kaldırılması için genel mahkemede mülkiyet hakkına dayalı olarak dava açmak zorunda olduğundan, icra müdürlüğünün haczin kaldırılması talebinin reddine karar vermesinin isabetli olduğu- "Haczin konulduğu tarihte şikayete konu taşınmaz hissesi borçlunun murisi adına kayıtlıysa da, taşınmazın mülkiyetinin, murisin ölüme bağlı tasarrufu olan vasiyetnamesinden ötürü TMK m. 705 gereğince şikayetçiye ait olduğu, bununla birlikte; davalı/alacaklı tarafından açılan tenkis davası olmadığı gibi borçlu mirasçının ivaz karşılığında mirastan feragat etmesi üzerine şikayetin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu" şeklindeki karşı oyun benimsenmediği-

Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ş. Başkan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten v ...