Çekişme konusu taşınmazdaki taşkınlığın imar uygulaması ile oluşup oluşmadığının saptanması, tecavüzün imar uygulaması ile oluştuğunun belirlenmesi halinde öncelikle taşkın deponun ana nüvesinin yer aldığı taşınmazın davalı dışındaki mirasçılarının davada yer almalarının sağlanması, tecavüzlü yapının kaim değerinin keşfen saptanarak davacıya depo ettirilmesi, ondan sonra elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekeceği-
Yıkım istekli davaların tüm kayıt maliklerine karşı yöneltilmesinin zorunlu olduğu- Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım, olmazsa temliken tescil isteklerine ilişkin açılan davada, taşkın binanın imar uygulamasından sonra yapıldığı alınan inşaat ruhsatıyla sabit olup, olayda 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin uygulama yeri olmadığı gibi, TMK. mad. 725 uyarınca taşkın yapı sahibinin iyiniyetli olduğunun söylenemeyeceğinden, öncelikle 4 parsel sayılı taşımazın dava dışı paydaşının davada yer almasının sağlanması, taraf teşkili sağlandıktan sonra, çekişmeli 6 sayılı parselin ifrazının mümkün olmadığı gözetilmek ve kayda üstünlük tanınmak suretiyle bir karar verilmesi gerektiği-
E.tmanın önlenmesi isteğinin dava konusu taşınmazın aynına yönelik olup, Harçlar Yasası uyarınca nispi harca tabi olduğu-
Taşkın bölümün temliken tescil yönünden 3194 sayılı Yasa’nın 15. ve 16. maddeleri hükmü uyarınca ifrazının yasal olarak mümkün olup olmadığının Belediye Encümen Kararı ile tespit ve belirlenmesinin zorunlu olduğu, oysa, mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin bu yönden hükme elverişli olduğunu söyleyebilme imkanının olmadığı-
Davalı imar öncesi kadastral parselde paydaş iken yapılanmış olup imar uygulaması ile yapı taşkın hale geldiğine göre, davalının kötüniyetli olduğunun kabul edilemeyeceği, öyle ise, taşkın yapının bulunduğu bölüm bakımından 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 15. ve 16. maddeleri hükümleri uyarınca 5393 sayılı Yasa’nın 34. maddesi hükmüne istinaden ifraz yetkisinin Belediye Encümenine ait olduğu da gözetilerek, ifrazının mümkün olup olmadığının Encümen Kararına dayanarak araştırılmasının, ondan sonra bu istek bakımından olumlu veya olumsuz bir karar verilmesinin gerekeceği-
3194 s. K. mad. 18/9 uyarınca yıkımı istenilen taşkın binanın bilimsel verilere uygun biçimde saptanan kaim bedeli mahkeme veznesine depo ettirilmek suretiyle elatmanın önlenmesine, belirlenen bedelin taşkın yapı sahibi davalıya ödenmesine karar verilmesinin isabetli olduğu- 3194 sayılı Yasanın uygulanmasından kaynaklanan bir sonuçla davalıya ait binanın taşkın duruma gelmesinde kendisine kusur izafe edilemeyecek davalının yargılama gideri ve avukatlık parasından sorumlu olmadığı-
Taşkın yapı ile iki komşu taşınmaz fiilen birleşmekte, iktisadi bir bütün oluşturmaktadır, olayın bu özelliği itibariyle taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği uygulamada ve bilimsel alanda ortaklaşa kabul edildiği üzere taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğinde olduğundan taşınmazların miras yoluyla veya temliken intikal etmesi halinde yeni maliklerin de haklardan yararlanabildikleri gibi borçlardan da sorumlu tutulacakları-
Davada yıkım isteği de bulunduğuna göre, açılan temliken tescil isteğinin kabulle sonuçlanması ve kesinleşmesi halinde, davalı bakımından telafisi imkânsız bir zarar meydana geleceğinden yıkım isteği yönünden açılan temliken tescil davasının bekletici sorun olarak kabulü gerekeceği-
E.tmanın önlenmesi,yıkım-