Gerekçenin, ilgili bilgi ve belgelerin isabetle takdir edildiğini gösterir biçimde geçerli ve yasal olmasının aranması gerekeceği, gerekçenin bu niteliği, yasa koyucunun amacına uygun olduğu gibi, kararı aydınlatmak, keyfiliği önlemek ve tarafları tatmin etmek niteliğinin de tartışma götürmez bir gerçek olduğu-
Bilirkişi raporu mevcut haliyle çelişkili olduğundan, bilirkişiden çelişkiyi giderir şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Uyulmasına karar verilen her iki bozma ilamında da borçlunun şikayet nedenlerinin tamamının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi belirtilip, bozma ilamlarına uyulmasına rağmen gereği yerine getirilmediğinden borçlunun ihalenin feshine ilişkin tüm nedenlerinin tek tek incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Bozma ilamı doğrultusunda icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmolunması doğru olmadığı, borçlunun şikayet başvurusunda haklı çıktığı halde, harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulması da isabetsiz olduğu, anılan kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerektiği-
Dava hükmünün ilk bendinde, hükme esas alındığı anlaşılan bilirkişi raporu içeriği ve hangi hususlarının infaza konu olacağı ayrı ve tereddüde mahal vermeyecek açıklıkta belirtilmeksizin sadece; "Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; takibin 25/09/2014 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünde belirtilen miktarlar üzerinden devamına," şeklinde hüküm kurulmasının HMK mad. 297'ye aykırı olduğu-
Mahkemece kısa kararda “Mahkememizin iş bu dosyası ile birleştirilen dosyalarda takibin tehir edilmesine” şeklinde karar verildiği halde, gerekçeli kararda asıl dosya ve birleşen dosyalardaki takiplerde ........ Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine karar verilmekle; kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluştuğundan, mahkemece HMK'nun 298/2. maddesine uygun olarak karar verilmek üzere usul ve yasaya aykırı hükmün bozulması gerektiği-
Bozma ilamına uyması ile alacaklı yararına usuli kazanılmış hak meydana geleceği, mahkemece yapılacak iş, uyduğu bozma ilamında gösterilen esas çerçevesinde işlem yapmak ve hüküm kurmak gerektiğinden, uyma kararı verilen bozma ilamı doğrultusunda, şikayetçilerin malları üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni olduğu, bu durumda, mahkemece yapılacak işin, tefhim edilen kısa karara uygun gerekçeli karar ve buna uygun hüküm oluşturmaktan ibaret olduğu-
Eksik gider avansının yatırılması konusunda, usulüne uygun ve gerekli koşulları haiz meşruhatlı davetiye borçluya tebliğ edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, borçlu yerine, alacaklı vekiline gönderilen davetiye sonucunda, gider avansı yatırılmadığı için borca itiraza ilişkin açılan davanın "açılmamış sayılmasına" karar verilmesinin hatalı olduğu- 
Mahkemece, duruşma açılarak tarafların delilleri toplanarak hakkında takip yapılan şirket ile ilamda davalı olarak yer alan şirketin aynı şirket olup olmadıkları hususunun tespiti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, alacaklının birleşme ve devir iddiası üzerinde durulmadan yazılı şekilde eksik inceleme ile evrak üzerinden karar verilmesinin isabetsiz olduğu-