Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının hüküm bölümünde, kanunun olaya uygulanmasında hata edildiği tespit edilip mahkeme kararı kaldırıldığına göre, HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince, yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği-
HMK. mad. 353/1-b-2 gereğince, davanın esasıyla ilgili olarak; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise, düzelterek "yeniden" esas hakkında karar verileceği- "Yeniden esas hakkında karar verilmeksizin" ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasındaki, "asıl alacağın %20'si oranında tazminatın, davacılardan alınarak davalıya verilmesine" ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkartılmak suretiyle "hükmün düzeltilmesi" şeklinde verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerektiği-
Bozma sonrası hükümde davalı adının yanlış yazıldığı belirtilerek yapılan tavzih talebinin kabulüne dair verilen yerel mahkeme tavzih kararının, davacılar vekili tarafından temyiz edildiği, "dava açılan şirketin ünvan değişiklikleri arasındaki silsilenin doğru incelenmediği, mahkemece; davacı tarafın dava dilekçesinde davalı olarak gösterdiği A.Ş'nin, kazanın meydana geldiği tarihten itibaren gerçekleşen ünvan değişikliklerinin, aradaki silsile bozulmayacak biçimde takibinin yapılıp buna ilişkin ticaret sicil kayıtlarının getirtilmesi; dava açılan şirketin ünvan değişiklikleri sonucu hangi hali aldığı saptanarak hükmün tashihine (veya bu talebin reddine) karar verilmesi" gerektiği belirtilerek bozulduğundan, bozma üzerine, doğru hasım hakkında verilecek yeni karar ve bu kararın kesinleşme durumu huzurdaki (hacizlerin kaldırılmasını, takibin durdurulması istemli) şikayetin esasına etkili olduğu dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği-
HMK. mad. 353/1-b-2 gereğince, davanın esasıyla ilgili olarak; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise, düzelterek "yeniden" esas hakkında karar verileceği- İnfazda tereddüt oluşturacak şekilde, ilk derece mahkemesi kararının hüküm bölümünün bir kısmını muhafaza ederek, diğer kısımları yönünden düzeltilerek yeniden karar verilmesi nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerektiği-
Bölge Adliye Mahkemesince, HMK. mad. 353/1-b-2 gereğince, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından istinaf isteminin kabulü ile düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekirken, yeniden esas hakkında karar verilmeksizin, ilk derece mahkemesince davacı/borçlu aleyhine hükmedilen tazminat ve para cezasının hükümden çıkartılmasının hatalı olduğu-
Mahkemenin, bozma ilamını taraflara tebliğ edip; kendiliğinden tarafları duruşmaya davet etmekle yükümlü olduğu, belirtilen usuli işlemler tamamlanmadan ve bozma sonrası taraf teşkili sağlanmadan, mahkemece direnme ya da uyma kararı verilmesinin olanaklı olmadığı-
Adına takip ve dava açılan alacaklının adına düzenlenmiş bir vekaletname bulunmadığı anlaşılmakla mahkemece HMK. mad. 77 gereğince işlem yapması gerektiği-
Mahkemece; İİK'nin 18. maddesi gereğince duruşma açılarak, taraf beyanlarının alınması, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ilk takip dosyasının infaz edilip edilmediği, ikinci takibin bakiye alacak kalemleri için yapılıp yapılmadığı hususlarının tespit edilerek sonuca gidilmesi gerekirken, eksik inceleme ile evrak üzerinden yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece, borçlunun şikayet nedenleri arasında bulunan zamanaşımı iddiası da incelenip değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-
Bölge adliye mahkemesinin, dosyayı ilk derece mahkemesine geri gönderme sebeplerinin tadadi olarak değil; tahdidi olarak sayıldığı ve bunlar arasında "delillerin eksik toplanması"nın bulunmadığı-