Borçlular tarafından yetki itirazında, borçluların adresinin dikkate alınarak karar verilmesi gerekeceği-
Zayi nedeniyle çek iptali kararına dayanarak, bu çek nedeniyle iptal davasından önce takipte bulunan iyiniyetli üçüncü kişinin takibinin durdurulamayacağı-
Takip sonrası için dönem dönem değişen reeskont (avans) faiz oranına göre dosya hesabının yapılması gerekeceği-
Borca itirazın mutlaka duruşmalı incelenmesi gerekeceği-
Senetteki çıkıntı ve eklentilerin borçlu tarafından parafı gerektiği, parafsız kabul edilmeyeceği, rakamla ve yazı ile bildirilen miktarlar arasında fark olduğunda senedin düzeltilmemiş şeklinin kabul edilmesi gerekeceği-
Geçersiz çekle takip yapan alacaklının, bu çeklerin geçersizliğini bilebilecek durumda olduğundan talebi bulunan borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
İİK’nun 364/III maddesi uyarınca temyiz, satıştan başka icra işlemlerini durdurmayacağından, takibe yönelik itiraz ve şikayetler hakkında verilen icra mahkemesi kararları kesinleşmeden satışa gidilemeyeceği, satışa gidilmişse şikayet üzerine icra mahkemesince yapılan ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Kısmi ödemelerin öncelikle faize mahsup edileceği ve bakiye alacağın tespiti için, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonuca karar verilmesi gerekeceği-
“Takibe konu senedin teminat için verildiği” ileri sürüldüğünde, bu husus borçlu tarafından belgeye dayanılarak veya alacaklının ikrarı ile belirlendiğinde senet kambiyo niteliğini yitireceğinden “takibin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-