Borçlu şirket temsilcisinin imzaladığı senetten dolayı şahsen sorumlu olması için, borçlu şirket kaşesi dışında senet üzerinde açığa atılmış bir imzasının bulunması gerektiği (sadece şirket kaşesi üzerine temsilci tarafından atılan iki imzanın, şirket temsilcisini şahsen sorumlu kılmayacağı)-
Mahkemece, borçlunun itirazının evrak üzerinde inceleme yapılarak sonuçlandırıldığı ve alacaklı vekilinin bir emek ve mesaisi bulunmadığı halde, alacaklı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır.
Dayanak senedin vade ve tanzim tarihlerinde tahrifat yapılmış olup olmadığı konusunun özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir husus olup ancak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkabileceği-
Yeni HMK. mad. 17 uyarınca, tacirler veya kamu tüzel kişileri dışındaki diğer kişilerin kendi aralarında yetki sözleşmesi yapmalarının kabul edilmemiş olduğu, maddedeki (tacir ile) anlatılmak istenenin (tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olması) olduğu- HMK.’nun tamamlanmış işleri etkilememek kaydıyla, derhal uygulanacağı kabul edildiğinden (HMK. mad. 448), yetki itirazının da takip tarihi itibariyle yürürlükte olan HMK. mad. 17 gereğince değerlendirilmesi gerekeceği-
Kambiyo senedine dayalı takiplerde faiz hesabının hakim tarafından basit bir hesaplama ile belirlenebileceği nedeniyle bu konuda borçlulara bilirkişi ücretini yatırmaları için kesin süre verilerek sonuca gidilemeyeceği-
İcra mahkemesince verilen imzaya itirazın kabulüne dair kararın ancak kesinleşmesi halinde takibin iptal edilmiş olacağı ve bu durumda borçlunun malları üzerine daha önce konulmuş olan hacizlerin kaldırılabileceği-
Hem alacaklı hem de borçlu duruşmaya gitmezse dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği (HMK. mad. 150)-
Borçlulardan biri hakkında zamanaşımını kesen icra takip işleminin diğer borçlular hakkındaki zamanaşımı süresini de kesmeyeceği-
Borçlu hakkında hükmedilen inkar tazminatına dayalı takibin İİK'nun 169/a-6. maddesi uyarınca tehir olunabilmesi için, inkar tazminatının takibe konu edilmesi ve borçlu tarafından da bu hususun icra mahkemesinde şikayet konusu yapılması gerektiği-
'Çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve paraf imzasının da sahte olduğu' yönündeki itirazın, bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonuçlandırılması gerekeceği-