Yasal süre içinde satış istendiğinden haczin düşmediği, şikâyetçinin Çubuk şubesinden gelen cevabi yazıya göre ipoteğe dayalı alacağının kalmadığından şikâyetin reddinin gerekeceği-
Şikâyetçi, borçlunun üçüncü kişi durumunda bulunan bankadaki hesabına İİK.’ nun 89. maddesine göre haciz koymuş olduğundan, bu haczin yazının bankaya ulaştığı andaki hesaptaki paraya konulmuş olup daha sonra yatacak paralar üzerine konulduğunun kabulünün hatalı olduğu, bu durumda uyuşmazlığın çözümünde mahkemece haciz tarihlerinin ve kapsamlarının incelenerek sonuçlandırılması gerekeceği-
Mahkemece 2 ve 3 nolu bağımsız bölümlerin satış tutarının şikâyetçi SGK ve vergi dairesi arasında garameten paylaştırılmasına karar verilmesi gerekirken, şikâyet olunan kişinin alacaklı olduğu dosyanın iştirak koşulları bulunmadığı da gözardı edilerek garame hesabına dâhil edilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Adana 13. İcra Müdürlüğü'nün 2006/6403 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde, şikayet olunana 1. sırada yer verildiği,oysaki şikayet olunanın takip tarihinden önce, müvekkili bankanın 06.10.2006 tarih ve 1242 sayılı temliknamesinin bulunduğu, bu temlikname ile borçlunun, ilgili kuruluştaki alacaklarını müvekkili bankaya devrettiği, 16.09.2009 tarihi itibariyle borçlunun tüketici kredisi kaynaklı, müvekkili bankaya olan borcunun 29.692,93 TL olduğundan, sıra cetvelinin iptali gerekeceği-
Mahkemece, şikayete konu sıra cetvelinde, kendisine garameten pay ayrılan şirketin haczinin haciz tarihi, kamu alacakları için konulan haciz tarihlerinden sonraki bir tarih olduğu, bu nedenle hacze iştirakinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, anılan şikayet olunan yönünden şikayetin kabulüne karar verildiği halde, şikayet olunan şirket lehine vekalet ücreti takdiri doğru olmamış ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekeceği-
Sıra cetvelinin ilan edildiği gazetelerin farklı tarihlerde olması halinde İİK’nun 235/1. maddesinde öngörülen 15 günlük sürenin son ilanın yapıldığı tarihten itibaren başlayacağı-
Şikâyet olunan yönünden davanın reddine karar verildiğine göre, vekille temsil edilen şikâyet olunan yararına karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT. uyarınca vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu hususun düşünülmemesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Mahkemece alacağın İİK.’ nun 100. maddesi kapsamında olup olmadığı değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Dava gayri nakdi çek kredi riskinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup; bu alacak taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında verilen ve masaya bildirilen çek ve mevduat hesabından kaynaklanıp kaynaklanmadığının bilirkişilere incelettirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacakların muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masraflarının da asıl alacağa eklenerek masaya yazılacağı, asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bunun ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödeneceği- Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinileceği, alacağın ödenmesinin ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşeceği ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceğinin ancak bu aşamada anlaşılabileceği-