Alacaklı vekilince “icra müdürlüğünün kendisine İİK. 99 uyarınca istihkak davası açması için verdiği yedi günlük sürenin kaldırılması” konusunda, icra mahkemesine şikâyet yoluna başvurulması halinde, yedi günlük istihkak davası açması için verilen sürenin, şikâyet konusunda karar verilinceye kadar işlemeyeceği-
Borçlu veya davalı 3. kişi şirketi temsile yetkili olmayan kişinin istihkak iddiasının geçerli bir istihkak iddiası olarak değerlendirilemeyeceği; görülmekte olan davanın “ön koşul yokluğu nedeniyle” reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra müdürünün hatalı işlemi sonucunda dava açma yükümlülüğünün alacaklıya bırakılmasının, ispat külfetinin yer değiştirmesine neden olmayacağı – Yapılan danışıklı işyeri devrinin, alacaklının haklarını etkilemeyeceği-
İİK. nun 99. maddesi gereğince alacaklıya dava açmak üzere süre verilmesi, ya da bu konudaki isteğin reddedilmesi, yahut İİK. nun 96 ve 97. maddelerindeki hükümlerin uygulanması nedeniyle şikâyet yoluna başvurulması üzerine, icra mahkemesince verilen kararların İİK. nun 363/6 maddesi gereğince temyiz edilebileceği-
Haczin, borçlu ile herhangi bir organik bağı olmayan 3. kişi durumundaki davalının adresinde yapılmış olması halinde “hacizli malların borçluya ait olduğunu” alacaklının kesin belgelerle kanıtlaması gerekeceği-
3. kişi konumundaki bankanın borçluya ait kendilerinde bulunan mevduat üzerine “bu mevduatta rehin hakları bulunduğunu” belirterek hacizi uygulamak durumunda oldukları; icra mahkemesine başvurarak “haciz talebinin” iptalini” isteyemeyecekleri-
Taşınır mala ilişkin istihkak davalarının -HUMK. 9 ve 512 maddeleri uyarınca- “davalının ikametgahının bulunduğu” , ”asıl icra takibinin yapıldığı” , ”haczi uygulayan talimat icra dairesinin bulunduğu” ve “eşyanın bulunduğu” yerdeki icra mahkemesinde açılabileceği-