Mahkemenin gerektiğinde ticaret sicil kayıtlarını ve dayanak ilam dosyasını da getirterek ilamda adı geçen borçlu şirkete icra emrinin tebliğ edilip edilmediği netleştirildikten bir başka anlatımla dava şartı olan haczin geçerli olup olmadığı belirlendikten sonra, işin esasına girilmesi gerekeceği-
Davanın açıldığı tarih itibariyle icra emri borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş ve takip kesinleşmemiş olduğundan geçerli bir haczin varlığından da bahsedilemeyeceği, bu sebeplerle, davanın ön koşul yokluğundan reddi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Dava konusu haciz sırasında hazır bulunan 3. kişi şirket yetkilisinin istihkak iddiasında bulunduğunun, bu hacizle ilgili olarak hacizden 1 gün sonra da 3. kişi şirket tarafından eldeki davanın açıldığının anlaşıldığı, istihkaka ilişkin prosedür işletilmeksizin 3. kişi tarafından, süresi içinde doğrudan İcra Hukuk Mahkemesinde dava açılarak istihkak iddiasında bulunmanın mümkün olduğu, bunu engelleyen yasal bir düzenlemenin olmadığı, bu durumda, mahkemece davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu kabul edilerek, yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
Dava konusu mahcuzların, istihkak davası açıldıktan sonra mahcuzların satılması halinde davanın konusuz kalmayıp bedele dönüşeceği, hacizli malın dava dışı bir kişiye satılmasının veya alacaklıya alacağa mahsuben satılmasının sonuca etkili olmadığı, mahcuzların dava dışı bir kişiye veya dosya alacaklısına satılması halinde de davanın bedele dönüşeceği, bu durumda mahkemece, mahcuzların satıldığı beyan edildiğinden davanın bedele dönüştüğü gözönüne alınarak, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Haczin İİK'nun 97. maddesi gereğince yapılmış sayılması gerekirken İİK'nun 99. maddesi gereğince istihkak davası açma yükümlülüğünün alacaklıya verilmesinin usulsüz olduğunu belirterek buna ilişkin icra müdürlüğünün kararının kaldırılmasına, aksi taktirde şikayetin istihkak davası olarak incelenerek istihkak davalarının kabulü ile hacizli mahcuzların borçluya ait olduğunun tespitine karar verilmesine ilişkin terditli olarak açılan istihkak davasında, mahkemece davacının şikayet talebinin reddine karar verildiğine göre, 2. (terditli) talep hakkında da karar verilmesi gerekeceği- İstihkak davalarına genel hükümler dairesinde ve basit yargılama usulüne göre bakılacağı, başvurma harcı ve takip konusu alacak ile mahcuz malların değerinden hangisi az ise o değer üzerinden peşin nispi harç alınmak suretiyle, harç tamamlattırılarak duruşma açılması, anlaşmazlığın istihkak davası prosedüründe tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dahil edilmesinin, işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesinin gerekli olmadığı, ne var ki, yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden, davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı alacaklıya süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, tarafların tüm delillerinin toplanmasının ardından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Haciz sırasında alacaklı vekiline İİK 99. maddesi uyarınca dava açmak üzere yedi günlük süre verilmişse de ilgili zabıtta yedi günlük süre içinde istihkak davası açılmaması durumunda nasıl bir hukuki sonuç doğacağına dair herhangi bir ihtarata yer verilmediği gözetilerek, alacaklıya verilen sürenin başlamadığının kabul edilmesi gerekeceği, öte yandan, alacaklıya süre verildiği durumlarda 3. kişinin istihkak davası açmasına engel bir durumun da sözkonusu olmadığı, bu sebeple, alacaklı tarafından 3. kişinin istihkak iddiasının kabul edildiğine dair kabul gerekçesinin doğru olmadığı-
Yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenemediğinden, borçlunun davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı alacaklıya süre ve imkan verilerek taraf teşkilinin sağlanması, tarafların tüm delillerinin toplanmasının ardından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Dava konusu haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan çalışanının üçüncü kişinin ortağı ya da temsil yetkilisi olmadığının, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığının sabit olduğu, davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmadığından, davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK nun 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bankanın üçüncü kişi sıfatı ile "istihkak iddiası"nda bulunabilmesi için haciz müzekkeresinin davalı Banka'ya tebliğ edildiği tarih itibarı ile Banka'ya olan borcun varlığının koruması ve Bankanın herhangi bir riskinin bulunması durumunda bu miktarlar ile sınırlı olmak üzere üçüncü kişi bankanın dava konusu hesaplar üzerinde "rehin ve hapis hakkı"nın bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği-