Alacaklının İİK'nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine-
Önceden aynı yerde yapılan haciz sahasında hazır bulunan çalışan haciz alanının borçluya ait olduğunu beyan etmiş ve davaya konu haciz sırasında borçlu şirkete ait baret ve bilgisayar kayıtlarında birkaç evrak bulunmuş ise de; davalı 3. kişi şirket ile Sağlık Bakanlığı arasında yapılan Devlet Hastanesi Yapım İşi Sözleşmesine istinaden 3. kişinin şantiyesinde ve 3. kişi şirket yetkilisi huzurunda yapıldığı hacizde, borçlunun davalı 3. kişinin taşeronu olarak haciz mahallinde bir süre çalışmış olması ve noterde düzenlenen sözleşme ile borçlu ile yapılan sözleşmenin feshedilmesi karşısında mahcuzların borçlu elinde bulunmayıp haciz sırasında üzerinde mülkiyet iddia eden 3. şahıs elinde olduğunun kabulü gerekeceği-
Borçlu şirket bakımından "ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri de dahil olmak üzere tüm takip işlerinin yapılmasının tedbiren durdurulması" yönünde karar verildiği anlaşıldığından, bu karardan 1 gün sonra konulan haczin geçersiz olduğu- İstihkak davasının açıldığı tarihte ortada geçerli bir haciz bulunmadığından, dava ön koşulunun yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiği-
3. kişi yararına, babasının istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı ve bu durumda, davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
3. kişi yararına, çalışanının istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı ve bu durumda, davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
İİK. mad. 99 uyarınca, 7 günlük dava açma süresinin işlemeye başlaması için, alacaklı tarafından kendisine süre verildiğinin öğrenilmesinin yeterli olmadığı, dava açılmaması halinde doğacak hukuki sonuçlar bakımından gerekli ihtaratın yapılmış olmasının da zorunlu olduğu-
Şikayetçilerin, haczin İİK’nun 96-97 maddesi göre değil, İİK’nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep ettikleri, mahkemece verilen kararıyla "yapılan haczin İİK’nun 99. maddesi göre yapıldığının tespiti" şeklinde karar verildiği görülmekle, alacaklıya istihkak davası açması için 7 günlük süre verileceği ve bu süre içinde dava açmazsa alacaklının şikayetçi 3 . kişilerin istihkak iddialarını kabul etmiş sayılacağı- Bu durumda yapılan haciz işlemi İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmakla mahkemece haciz işleminin iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, haciz işleminin iptalinin usulsüz olduğu-
Davanın eldeki davanın davacısı tarafından aynı davalılara karşı açıldığı, dava konusu haczin ve mahcuzların aynı olduğu ve davacı alacaklı tarafından davalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi isteğinde bulunulduğu ve davanın reddine karar verildiği görüldüğünden; mahkemece davanın derdestlik nedeniyle ön koşul yokluğundan reddi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davalı 3. kişi lehine bozulmasına karar vermek gerektiği-
Mahkemece davacı alacaklı vekilinin dava dilekçesinde, iki ayrı talebinin bulunduğu nazara alınarak, memur muamelesini şikayete yönelik talebin öncelikle usulüne uygun şekilde değerlendirilerek, İİK’nun 99/1 maddesi gereğince icra mahkemesine istihkak davası açması için alacaklıya süre verilmesi işleminin iptali halinde alacaklının dava açma yükümlülüğü ortadan kalktığından istihkak davasının konusuz kalacağı da dikkate alınmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi için hükmün bozulmasına karar vermek gerektiği-
Temyize konu şikayet haczin İİK'nun 97. maddesi uyarınca yapılmasını öngören memur işleminin iptali ile haczin aynı Kanun'un 99. maddesi uyarınca yapılması gerektiği talebine ilişkin olup aynı mahkemede görülen başka bir davanın ise istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamına ilişkin olduğu, icra mahkemesince takibin devamına karar verilmesi, hacze ilişkin memur işleminin iptali için şikayet yoluna gidilmesine engel olmadığı gibi, ilgilinin bu şikayeti yapmasında hukuki yararının bulunmadığından da bahsedilemeyeceği-