Üçüncü kişinin çalışanının üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı- İstihkaka ilişkin prosedür işletilmeksizin 3. kişi tarafından, süresi içinde doğrudan icra hukuk mahkemesinde dava açılarak istihkak iddiasında bulunulabileceği-
İİK’nun 99. maddesine dayalı alacaklının istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin davada, taraflar arasında danışıklı işlem olduğu iddia edilmemiş olup, davalılar arasında devir ilişkisinin bulunduğu ihtilaflı değil ise de, mahkemece İİK'nun 44. maddesi TBK ve TTK hükümleri uygulanmak suretiyle davalı üçüncü kişinin borçtan sorumlu olması gerektiğine dair kabulü doğru bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerektiği-
Üçüncü kişinin haciz müzekkeresine karşı mevduat hesabı üzerinde kendisinin rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesinin "istihkak iddiası" niteliğinde olduğu, icra müdürünün İİK'nun 99. maddesinde yazılı kurallara göre işlem yapması gerektiği- Şikayetçi bankanın, birinci haciz ihbarnamesine karşı, takip borçlusunun kendisinden olan alacağı üzerinde rehin hakkı bulunduğuna dair beyanının, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olduğu- İcra müdürlüğünce, borçlu hesabında haczedilen paranın -bankanın muaccel olan rehin ve risk bedelleri dışında kalan kısmının- icra dosyasına gönderilmesi için üçüncü kişiye müzekkere yazmasının yasaya aykırı olduğu-
Davalı 3. kişi bakımından tebligatın Tebligat Kanunu 21. maddesine göre yapılması için gerekli bilgiler UYAP sisteminde bulunmakta olup, takip borçlusunun davalının eşi olduğu, bu kişinin T.C Kimlik numarasının da aile nüfus kayıt örneği nazara alınarak UYAP sisteminden tespiti mümkün olup, bu tespit yapıldıktan sonra takip borçlusuna da dava dilekçesinin tebliği ile bu şekilde taraf teşkilinin yapılmasının da mümkün olduğu, ayrıca ifade etmek gerekir ki, mahkemece, celsede tesis edilen ara karar gereğince saptanan eksiklikleri tamamlaması için davacıya kesin süre verilmişse de verilen kesin sürenin sonuçları hatırlatılmamış, uygulanacak yaptırım da belirtilmediğinden, bu yönden de verilen sürenin usule uygun olduğundan bahsedilemeyeceği-
Mahkemece, davalının cevap dilekçesinde dayandığı delilleri sunması için davalıya süre ve imkan verilmesi, davalı tarafından, dayanılan bilgi ve belgelerin sunulması durumunda öncelikle üçüncü kişi Banka'dan, davalı borçlu Şirket ile Banka arasında imzalanan sözleşmelere ilişkin ödeme planının ve varsa tahsilât makbuzlarının getirtilip,haciz müzekkeresinin davalı Banka'ya tebliğ edildiği tarih itibarı ile Banka'ya olan borcun varlığını koruyup korumadığı, borç var ise ne kadar olduğu, Bankanın herhangi bir riskinin olup olmadığı, varsa miktarının belirlenmesi, dosyadaki diğer deliller gözetilerek Banka hesap işleri konusunda uzman bilirkişi heyetinden ayrıntılı rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Davalı 3.kişinin dayandığı faturanın dip koçanları ile davalı gerçek kişi tacirin (3.kişi) işletme defteri ve bu kişinin malları satın aldığı satıcının ticari defterleri varsa banka ödeme kayıtları getirtilerek, haciz tutanağının ön ve arka sayfasında ayrı ayrı belirtilen tüm hacze konu mahcuzların ayırt edici özelliğinin bulunup bulunmadığı, davalı 3.kişinin dayandığı faturada belirtilen mahcuzlar olup olmadığı, bu faturaların ve fatura bedelinin dava dışı satıcı firma ile davalı 3.kişinin ilgili yıla ait ticari defterlerine işlenip işlenmediği, bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı ve yine borçlunun ilgili yıla ait ticari defterleri yeniden getirtilmek sureti ile yukarıda belirtilen açıklamalar doğrulusunda yeniden inceleme yapılması ve açıklanan hususların açıklığa kavuşturulması için ek bilirkişi raporu alınması; bundan ayrı borçlu şirket., faturada satıcı olarak adı geçen firma ile davalı 3.kişinin kuruluşundan itibaren ortakları, temsilcileri ve adreslerini gösterir ticaret sicil kayıtlarının ve vergi dairesi kayıtlarının getirtilmesi, bu doğrultuda elde edilen bilgilerin dosyada bulunan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalı Banka'nın ödeme yükümlülüğünün doğması için çek asıllarının davacı tarafından bankaya bırakılmış olmasının zorunlu olduğu, dava dosyasında çek asıllarının bankaya bırakıldığına dair bilgi veya belgeye rastlanılmadığından, öncelikle çek asıllarının bankaya teslim edilip edilmediği hususu araştırılarak, bankacı bilirkişi eliyle takasa ibraz edilen çeklerle ilgili sorumluluk miktarı da değerlendirilmek suretiyle rapor düzenlenmesinin istenmesi ve bundan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin davada, davalı 3. kişi şirketin sunduğu avans ödemesine ilişkin belgelerin içerik ve tarihleri, açılış ve kapanış tasdikleri de gözönünde bulundurulmak suretiyle rehin sözleşmesi tarihi ile gerçek bir alacağın varlığı ve haciz zaptındaki menkul malların marka ve niteliklerinin Rehin Sözleşmesinde ayırt edici özellikleri bakımından karşılaştırılması hususunda rapor düzenlenmesinin istenmesi ve bundan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Takip borçlusu ile 3. kişinin baba-oğul olmaları, babanın oğlunun yanında haciz adresinde sigortalı olarak çalışıyor olması, dayanak bononun lehdarı olan tanığın beyanına göre borcun borçlunun şahsi borcu olması, ayrıca davalı 3. kişinin dayandığı belgelerin temini her zaman mümkün belgelerden olması dolayısıyla, istihkak davalarında güçlü delil teşkil etmeyecekleri dikkate alındığında davalı 3. kişinin mülkiyet karinesinin aksini ispatlayamadığının kabulü gerekeceği-
Dava konusu yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan kişinin üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmadığından, 3.şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiasının bulunmadığı, o halde davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından 6100 sayılı HMK nun 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-