Fiili kullanma biçiminin oluştuğu saptanması halinde çekişmeli fırının kimin kullanımına bırakıldığının belirlenip, fiili kullanma biçimi oluşmamış ise, davacının çekişmesiz olarak kullandığı ya da kullanabileceği bir bölüm olup olmadığının belirlenip sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Çekişme konusu taşınmazın davalıların kullanımında olup, davacının fiilen kullandığı bir bölümün olmadığı anlaşıldığından davalı ... 3. kişi olup çekişmeli taşınmazda paydaş olmadığından mutlak olarak elatmanın önlenmesine, diğer davalılar yönünden payları oranında elatmalarının önlenmesine karar verilmesi gerektiği-
Davacının çekişmeli 4 parsel sayılı taşınmazda kullandığı ya da kullanabileceği bölüm olup olmadığının belirlenip, kullandığı yada kullanacağı bölüm varsa davanın reddedilip, 2 parsel sayılı taşınmazda ise elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesi gerektiği-
Alacak davasında, tapuya kayıtlı söz konusu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme, resmi biçimde yapılmayıp geçersiz olduğundan, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacı tarafından davalıya taşınmazın satışı için verilen bedeli davalının geri vereceği- Sebepsiz zenginleşme gereğince verilenlerin iadesi sağlanırken, ödenen paranın ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması, başka bir deyişle denkleştirici adalet ilkesinin uygulanması gerektiği-
Bir hukuki işlemin 6502 s. yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde ve tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerektiği- Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının resmi şekilde yapılmasının zorunlu olduğu, haricen yapılan satış sözleşmelerinin hukuken geçersiz olduğu- Müteahhitin, arsa sahibi ile imzalamış olduğu kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince kendisine düşen daireleri, resmi olmayan ancak yazılı bir sözleşme ile üçüncü kişiye satması halinde ise, alacağın temliki söz konusu olduğundan, buna göre yapılan taşınmaz satış sözleşmelerinin geçerli olduğu- Öncelikle davalının mesleki amaçla hareket edip etmediği, müteahhit olup olmadığı, müteahhit ise satışa konu olan bağımsız bölümün bulunduğu taşınmazın tapu kaydı incelenerek, tapu kaydının davalı adına olmadığının tespiti halinde ise söz konusu taşınmaz nedeniyle davalı tarafından imzalanmış kat karşılığı inşaat sözleşmesinin mevcut olup olmadığı, mevcutsa satış konusu dairenin, inşaat sözleşmesinde müteahhite düşen yerlerden olup olmadığı araştırılarak bunun sonucuna göre ve sözleşmenin geçerli olup olmadığının kesin olarak belirlenmesinden sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece yapılacak işin; dosyanın bir hukukçu, bir mali müşavir veya muhasebeci ve bir bankacıdan oluşturulacak üçlü bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi; harici satış nedeniyle nakten ödendiği belirtilen satış bedeli tutarının, ödeme tarihinden itibaren belirlenen TEFE–ÜFE endekslerindeki artışlar, altın, döviz fiyat ve kurlarındaki artışlar, işçi ve memur aylıklarındaki artışlar ve benzeri ekonomik etkenler gözetilerek ödeme tarihinden dava tarihine kadar uyarlamanın yapılması; uyarlanma suretiyle dava tarihinde vardığı değerin belirlenmesinin istenmesi, bu konuda gerekçeli, karşılaştırmalı, tarafların ve Yargıtay’ın denetimine elverişli rapor alınması; ondan sonra bedel konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesinden ibaret olduğu-
paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davasında tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı belirlenip, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanarak, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlığın, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümleneceği-
Miras bırakanın terekeden mal kaçırma amacıyla taşınmazını doğrudan lehine hareket ettiği mirasçısına ya da üçüncü kişiye devretmiş ya da yaptığı temliki işlemlerde aracı ve emanetçi kişiler kullanmış olmasının sonuca bir etkisi olmadığı-
Paydaşlar arası el atmanın önlenmesi davasında, söz konusu paylaşmanın parsel bazında yapılıp yapılmadığının, her bir paydaşın taşınmazlarda kullanacağı alan olup olmadığı belirlenerek sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Mülkiyeti nakleden sözleşmelerin resmi şekilde düzenlenmesinin gerekli olduğu-