Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde bedel olarak arsa payı veya taşınmazın bir bölümünün devri öngörüldüğünden, sözleşmenin geçerliliğinin resmi şekilde düzenlenmiş olmasına bağlı olduğu–
Taşınmazın kullanma biçimi tüm pay­daşlar arasında vardan bir anlaşma ile belir­lenmiş veya fiili bir kullanma biçimi oluşmuş ve bu durum paydaşlar tarafından da benim­senmiş ise, fiilen gerçekleşmiş olan bu oluşu­mun korunmasının " ahde vefa" kuralının uygu­lanmasında varolması gereken iyiniyet ilke­sinin de gereği olduğu-
Yapının, üzerinde veya altında bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası lehine geleceğinden ona taşınmazın mülkiyetine tabi olacağı, paylı mülkiyette tüm paydaşları kapsar biçiminde eylemli bir kullanma biçiminin oluşması hâlinde kayıt maliklerinin ortak iradesi ile oluşan bu duruma değer verileceği–
Miras bırakanın hak sahibi olmadığı üçüncü kişilerden davalılara intikal eden taşınmazlar bakımından “muris muvazaası”na dayanılarak tapu iptali talep edilmesi mümkün değil ise de, davacılar “üçüncü kişilerden davalılara intikal ettirilen taşınmazların bedelinin miras bırakanın ödediğini” iddia etmiş ve bu kanıtlanmışsa tenkis hükümlerine göre karar verilmesi gerekeceği-
Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için, MK. 706, BK. 213 (şimdi; TBK. mad. 237), Not. K. 60 ve Tapu K. 26 uyarınca noterde düzenleme biçiminde resmi şekilde yapılmalarının zorunlu olduğu–
Muvazaa davalarında; işlemin muvazaalı kabul edilebilmesi için temlik işleminin bağış hükmünde olmasının esas olması gerektiği, öte yandan taşınmazın keşfen belirlenen değeri ile aksi davacılarca kanıtlanamayan resmi senetteki satış tutarının birbirine yakın olduğunun belirlenmesi durumunda muvazaa talebinin reddi gerekeceği-
Resmi şekilde yapılmayan tapulu taşınmaza ilişkin trampa sözleşmesinin geçersiz olacağı–
Muris muvazaası sonucunda edindiği taşınmazı işgal eden kişi, iyi niyetli sayılamayacağından, davacılar tarafından murisin ölüm tarihinden başlayarak dava tarihine kadar geçen süre için ecrimisil talep edilebileceği-
Bir taşınmazı haricen satın alan kimsenin, harici satış sözleşmesinde belirtilen bedel üzerinden tanınan hapis hakkına dayanarak taşınmaza yapılan elatmanın önlenmesini isteyebileceği–
Haricen satın alanın fuzuli şagil kabul edilemeyeceği ve ecrimisille sorumlu tutulamayacağı–